resim
Johannes Hendrikus Olde Riekerink
Görev:Teknik Direktör
Takım:Dewa United
Yaş:62
Uyruk:Hollanda
  • 1576
    hocanin teknik taktik bilgilerle arasi nasil acaba? oyunu okuyabiliyor mu? rakibin analizini yapabiliyor mu? oyunun gidi$hatina göre formasyon degi$tirebilir mi, oyuncu degi$ikligi yapabilir mi? elindeki malzeme aslinda hiç fena da degil. iyi kötü her bölgenin bir alternatifi var, sol bek hariç. ligler henüz daha taze, takim oturmadi, sakatlar yeni yeni dönüyor.

    genel olarak kendisinin alt yapi hocasi olarak gençlerle arasinin çok iyi oldugunu ve forma konusunda da adaletli davrandigini söyleyebiliriz. öte yandan $ubat 2016 dan beri kulübte ve takimi da az çok taniyor.

    galatasaray bu yil çift kulvarda mücadele edecek. bu hoca'nin i$ini kolayla$tirir. ben 10. haftalar'dan itibaren hoca'nin ve galatasaray'in gelecegini daha iyi görebilecegimize inaniyorum. 11. haftadaki fener maçindan sonra daha net konu$abiliriz. fakat $imdiye kadar gidi$at iyi gözüküyor. son 5 yilin en iyi startini aldi galatasaray jor hoca ile. umuyoruz ki devami gelir.
  • 1578
    "rakipler sistemimizi ezberledi ve önlem alıyorlar, 4-4-2 ye dönüp podolski'yke eren'i beraber oynatınca rakip afalladı, hem eren, hem podolski hem de sneijder'in bir arada oynadığı bir 4-4-2 ye geçebiliriz"

    adam bunu diyor. ordan da "yasin'i çıkarıp sinan'ı alsaydı, aynı yerden zıpçık gibi doksana çakardı o topu" diyenler tarafından teknik-taktik-oyun okuma bilgisi sorgulanıyor. haftalardır beşiktaşlılarla uğraşa uğraşa tiner kokusu burayı da mı etkiledi, anlamadım ki....
  • 1579
    son yıllarda taraftarımızı heyecanlandıran tek teknik direktörümüz. son yıllarda sadece motivasyon üzerine kurulu " haydi aslanlarım siz yaparsınız" tarzı teknik adamlık tanımını değiştiren tek hocamız. zaman zaman rakibi analiz edip, rakibe göre çalışan ve ona göre bir oyun sistemiyle maça takım çıkaran tek hocamız. türkiye ligi için "hababam sınıfı" benzetmesini yapacak olursak; kendisi habamam sınıfındaki çalışkan ahmet'in ta kendisidir.
    forma adaleti konusundaki tutumu neticesinde adalet bakanı yapılması gereken kişidir riekerink. bu işi aldığı akademik altyapı sayesinde sürdüren, tamamen sisteme odaklı bir yapı kurmaya çalışan, vizyonu geniş ve oldukça da mütevazı bir adamdır. başarıya aç oluşu ve çalıştırdığı ilk profesyonel takımı olmamız, bizim için de onun için de büyük bir şanstır. ruh ikizimi bulduğumuzu söyleyebilirim. başarısızlıkta dahi kendisine uzun yıllar süre tanınması gerektiğini düşünüyorum.
  • 1580
    cok ekstrem bir durum olmadigi surece tam destegi hakeden hocamiz. yillardir bir suru hocayla calistik, iclerinde rijkaard, mancini, prandelli gibi dunya capinda isimleri olan hocalar da vardi. onemli paralar da harcadilar. sonuc ne oldu? husran. riekerink'in su ana kadarki grafigi net olarak yukseliste, ilk geldiginde gecici sureli hoca iken artik riekerink bey mottosuyla ismi giderek daha da galatasaray teknik direktorlugu makamina oturuyor. ustelik kendisi icin de onemli bir gorev, bunun bilincinde oldugu ve cok calistigi da asikar. buradaki basarisi onun kariyeri icin de cok onemli. ust duzey altyapilardaki tecrubesi sebebiyle eger firsat bulursa altyapida da buyuk gelismelerin onunu acabilir. tum bunlarin yaninda centilmen, iyi niyetli ve ulkedeki futbol atmosferini olumlu anlamda degistirebilecek isimlerden biri riekerink. pardon riekerink bey.

    uzun uzun yazdim ama saka maka ben bu adami cok sevdim simdiden. insallah sans da yaninda olur ki kisa surede kendini iyice ispatlayip taraftarin da destegiyle daha guvenli bir sekilde istediklerini yapmaya koyulabilir. arkandayiz riekerink bey!
  • 1581
    bu sezon bu yükselişin devamı ve şampiyonlukla bitirebilirse önümüzdeki sezon avrupa arenasında çok daha iyi işler çıkaracağını düşündüğüm hocamız.

    eksiği iyi gören ama çözümü üretmede sıkıntı yaşayan bi yanı olduğunu düşünüyorum
    bu da zamanla ilerletebileceği bir özellik. kendisi de adeta bruma gibi tecrübe kazandıkça daha iyi olacak.
  • 1583
    benim için en büyük başarısı,

    - henüz takımda yeni transferleri oynatamayacak durumdayken (serdar aziz, sightorsson, nigel de jong, cavanda) ve bunlardan sadece eren ve tolga'yı kullanabiliyorken,

    - yeni transferlerden kullanabildiği iki kişi, eren ve tolga, ödenen paralar nedeniyle eleştirinin odağındayken

    - yine takımın en önemli kozlarından olan podolski'yi süper kupa maçında kaybetmişken ve eldeki malzemeye mahkum kalmışken

    - camianın en çok para ödediği genç yetenek olan bruma'dan ümit tamamen kesilmişken

    - daha da önemlisi kulübün yönetiminde basiretsizliğiyle mizah konusu olmuş dursun özbek yönetimi varken

    - geçen sene devraldığı takım önce hamza sonra mustafa denizli tarafından derbeder edilmişken, ligi ilk 6'nın dışında sürdürürken ve riekerink'in kendisine "altyapı hocası" gözüyle bakılırken

    bu faktörlerin hepsini 180 derece tersine çevirip şampiyonluğun en dominant adayı bir takım oluşturup sistem monte edebilmesidir.
    adamın sadece 6 ayda içinden çıktığı kaosa baktığınızda bir teknik direktörün tüm kariyeri boyunca başına gelebilecek tüm tersliklerin geldiğini görebiliyorsunuz.

    buna rağmen ayakta kalıp, direnip güreşebilmesi bile müthiş bir olay.
  • 1584
    yemin ediyorum şans kapımızı çaldı. şu adam gibi güzel birisi belki şans belki de şanssızlık nedeniyle bir şekilde hocamız oldu ve resmen galatasaray devrimi başladı. önce 1 yıllık cezanın çekilebilmesi için 2016 türkiye kupası finali'nde fenerbahçe'ye pozisyon vermeyerek kupayı kazandı. sonra da henüz hiç ama hiç hazır olmayan oyuncularla, doğru taktikle sistemi oturmuş beşiktaş'tan 2016 süper kupayı aldı.

    yetmezmiş gibi o arada takımdaki tüm çöplerden kurtulurken, yönetime de baskı yaparak her mevki için alternatifli bir kadro kurulmasını sağladı.

    bir önceki sezon 100-105 km koşan takım, sezon başında 110 km.leri gördü ve dahası top ortalama %65-70 bizdeyken bunu yaptı.

    oynatmaya çalıştığı oyunla göze hoş gelen, galatasaray dinamiklerine uygun, baskılı, topu kaybedince hemen kazanmaya çalışan ve topa hakim olan bir takım ortaya çıkarmaya başladı.

    üstelik de o alternatifli oluşturduğu kadronun çoğu bu süreçte yoktu. (serdar, de jong, cavanda, podolski, kolbeinn, koray)

    takımın omurgası olan wesley, podolski, selçuk, hakan gibi isimler 16-17 sezonunda daha istekli, beklentimizin çok yüksek olduğu bruma ise galatasaray'daki altın çağını yaşıyor. zannedildiği gibi ispanya'da da her hafta düzenli ilk 11 oynayıp, asist yapan, gol atan bir oyuncu olarak dönmedi. öyle olsa 7,5 m euroluk bonservis opsiyonunu kullanmaz mıydı r.sociedad?

    o gelişimde de büyük katkısı var.

    ayrıca tüm bu asli ve en önemli görevini yaparken kendisini galatasaray'a getiren alt yapıyı da unutmadı ve ek iş gibi orayla da sürekli ve fazlasıyla ilgileniyor.

    ne diyelim allah bozmasın ve utandırmasın.

    çalışkan, disiplinli ve gelişime açık, cesur ve efendi bir adam. tam bir galata sarayı efendisi.

    genel imajı ile de bu kulübe çok yakışıyor.

    2016-2017 sezonunda avrupa'da olmayışımız kendisini ispatlama ve ligi kazanma adına bir fırsata dönüşebilir. dilerim başarılı olur ve uzun yıllar bizimle olur ama ilk kötü sonuçta, puan kaybında kendisini gömmeye hazır bir grup var. vereceği sınav kolay değil...

    16-17 sezonunun başından bazı spor muhabiri ve yorumcularının rezil sorularına ve yorumlarına maruz kalmışken son günlerde alığı sonuçlar ve oynattığı güzel futbolla esen rüzgarı tersine çevirdi ve hakkında yapılan haberler 180 derece tersine döndü. galatasaray taraftarının genelinin de güvenini kazandı.

    son zamanlarda fatih terim'e yapılan operasyona rağmen milli takımı bırakıp galatasaray'ın başına gelme dedikodularının da artık pek konuşulmaması güzel oluyor. dilerim terim hiç oradan ayrılmaz ve adamın üzerinde baskı oluşturmaz.

    keşke kendisi uzun yıllar görevine devam edip sonra da bayrağı sneijder'e teslim etse...

    ayrıca hepinize öğreteceğiz ve sezon sonunda söyleteceğiz. riekerink bey diyeceksiniz!
  • 1589
    kendisi oyuncu degisikliklerinde vasat kalabilir, eksikleride olabilir ama kanimca bekledigimiz firsattir.. eger bizde barca'nin vaktinde bir sisteme gecmesine önayak olan cruyff gibi bir devrimci ariyorsak bu kendisidir.. kalici basari icin bir sistem sart ve cruyffta bu sisteme geciste bol hatalar yapmistir.. günlük degil süreklilik gösteren güzel seyler istiyorsak destek sart, yoksa bu kisir döngüde ilerde cok ah-vah cekeriz..
  • 1590
    hamza hamzaoğlu gibi antrenörlerden sonra kendisi bir vahadır bize özbek yönetimi gibi bir çölde sunulan. kendisinin yaptıkları umarım yapacaklarının teminini olur ve galatasaray efendi, karakterli ve sahada yüreğini koyan bir takım hüviyetine geri kavuşur. çünkü bazı dinozor abiler ve önceki baş antrenörler varken oyunumuz yenilgiyi kabul eden, korka korka maça çıkan, hatta ikili mücadeleye bile girmeden herkesin uzaktan baktığı bir oyundu. kaos ortamı yakalayabilir isek gol atıyorduk. şimdilerde planlı atak ve özellikle planlı duran toplar görüyüz ki insan gerçekten hayret ediyor.
  • 1594
    bize yeniden şampiyonluk şarkıları söyleten ve daha önemlisi takıma yeniden bir futbol aklı ve sevgisi kazandıran güzel insan. kendisi gibi sakin, tutarlı, insanlarla kavga etmeyen, taraftarla laf dalaşına girmeyen, her hareketiyle sempati uyandıran bir kişi gerçekten takımımıza yakışıyor.

    hocam bak milyonlar sana inanıyor ve güveniyor. bu camia inandığı her sezon bu takımı şampiyon yaptı. sen işine bak; çizgini bozma, çok bir şey yapmana gerek kalmadan rahat bir şampiyonluk gelecektir. seni seviyoruz. yolun açık olsun!
  • 1596
    ben galatasaray ile riekerink beyin karakterlerlerinin çok uyuştuğunu düşünüyorum. riekerink bey degerlendirilirken karakter değerleri hep sportif açıdan daha önce değerlendiriliyor. bu da galatasarayın belki de bu toprakların ilk uygar topluluk olma kimliğiyle çok uyuşuyor. geçenlerde takıma 2 gün izin verip kendisinin altyapı takımı ile antrenmanlara çıktığını duyunca aklıma menejerlik oyunları geldi. herif resmen benim dijital dünyada galatasaray ile yaptıklarımı, ete kemiğe bürünüp gerçekten yapıyor. galatasaray biraz sabrederse muhteşem bir teknik direktörü olacak.
  • 1598
    --- galatasaray.org ---

    milli takım arasında altyapıdan 4 oyuncuyu a takım ile antrenmana çıkaran teknik direktörümüz jan olde riekerink, genç oyuncuların doğru hamlelerle gelişimlerini sağlanması gerektiğini söyledi. galatasaray.org’a konuşan teknik direktörümüz, “ara iyi geçiyor. sakat oyuncularımızın takıma dönmesi ve altyapıdan genç oyuncuları görmemiz için de bir şans” dedi.

    galatasaray altyapısında bir süre görev aldığını hatırlatan riekerink, “pek çok maç izledim. izlemeye de devam ediyorum. genç oyunculara a takımda şansları olduğunu göstermek görevlerimizden biri. özellikle böyle aralarda… bireysel olarak oyunculara büyük motivasyon kaynağı olması yanında altyapıya da yetenekli iseniz a takıma çıkabileceğiniz sinyalini veriyor” ifadelerini kullandı.

    henüz 14 yaşındaki mustafa kapı’nın a takım ile idmana çıkmasının genç oyuncu için büyük şans olduğunun altını çizen hollandalı teknik adam, “ona çok yetenekli olduğunu söyledik. büyük oyuncularla antrenmana çıkıyor. hem çok iyi bir tecrübe oluyor hem de ödüllendirmiş oluyoruz. buradaki zamanının keyfini çıkarması gerekiyor. yetenekli olduğunuzu bilirsiniz fakat bu yeteneklerinizin en üst seviyesini tahmin etmek çok zor. bizim görevimizi doğru anda doğru hamleyle onların gelişimini sağlamak. yetenek gelişimi her zaman onlara doğru miktarda direnç göstererek olur. eğer yetenekliyseniz bu şekilde büyürsünüz” diye konuştu.

    8 ekim’de oynanacak levski sofya maçında mustafa’nın takımla beraber bulgaristan’a geleceğini ekleyen riekerkink, “maç için tabii ki de bir opsiyon olacak. altyapıda daha ilerleyen günlerde a takıma çıkacak kadar yetenekli pek çok isim var. galatasaray’da altyapıya verilen önemin altını çizmek için bu tip milli aralarda yaptıklarımız önemli. altyapının 19 yaşında değil a takıma çıktığınız ana kadar sürdüğünü anlatmamız gerekiyor” dedi.

    53 yaşındaki teknik direktörümüz, “altyapıdaki bütün oyuncular için en büyük motivasyon kaynağı; eğer çok çalışırsanız, disiplinli olursanız, yetenekliyseniz ve yaşınız ne olursa olsun fırsat gelirse a takım kadrosuna çıkabilmek” diyerek sözlerini noktaladı

    --- galatasaray.org ---
  • 1600
    bizimle uzun süre kalmasını istediğim ama bu sürenin büyük bir bölümünü alt yapının başında geçirmesini istediğim beyefendi. bunu dememin sebebi kendisinin oynattığı oyunu beğenmemem, teknik direktörlük tecrübesinin olmayışı, taktik bilgisinin zayıf oluşu ya da fatih terim'in gelmesini istemem değil. bu adam alt yapı için bulunmaz nimet. oyunculara yaklaşımı, röportajlarında bile onlara verdiği mesajlar hep kendilerini göstermeleri ve doğru adımları atmak için sürekli çabalamaları gerektiği hakkında. özellikle alt yapıdan a takım idmanlarına katılan gelecek vadeden oyuncular için. şu an a takımı çok iyi yönettiğini düşünüyorum. attığı her adımın doğru ve arkasında mantıklı bir açıklaması olduğunu görebiliyorum. aynı bir öğretmen gibi. oyuncuları doğru yola yönlendirmek için adamda bütün olması gerekenler var. işte bu nedenle alt yapıdaki daha hem fizik olarak hem de mental olarak gelişmemiş oyunculara çok faydası dokunacaktır. kendisi bu sezonla beraber toplamda 2 sene a takım çalıştırıp ardından onun kurduğu sistemi ilerletebilecek bir hoca ile yola devam edebiliriz. böylece riekerink alt yapıya döner tüm mesaisini oraya verir ve geleceğimiz için çok daha emin adımlar atmış oluruz. ayrıca a takımda edinmiş olduğu tecrübe kendisini türkiye şartlarında oyuncu yetiştirirken ileride sahip olmaları gereken başka özellikleri de fark etmesini sağlayacaktır. örneğin türk oyuncuları çok çalışmayı sevmez. bu konuda onları geliştirir. fiziksel olarak kendilerine dikkat etmezler. bu konuda onları eğitebilir. bu örnekleri çoğaltabiliriz. yerli oyuncularımızın profesyonelliklerinin gelişmesi, yeteneklerinin keskinleşmesi için çok güzel bir fırsat.

    ama burada önemli nokta riekerink'den sonra gelecek olan hoca. maalesef hoca konusunda çok istikrarsız oluşumuz ve doğru hocayı bulmadaki başarısızlığımız malum. sonra gelecek olan kim olmalı? nasıl bir taktik anlayışı olmalı? geçmiş tecrübeleri neler olmalı? bunların hepsi ince elenip sık dokunmalı. belki de riekerink'e de danışılabilinir. benim gönlümden geçen mauricio pochettino. tabi imkansız gibi bir şey sanırım gelmesi. tottenham hotspur ile başarılı bir sezon geçirdi ve bu sezon da fena gitmiyor. onlar bıraksa ingiltere'de ya da ispanya'da çok rahat kendine iş bulur. gerçi bu takım mancini, rijkaard ve prandelli gibi, kimileri beğenir kimileri beğenmez, önemli hocalar gördü. neden olmasın?

    kendisi galatasaray'a çok yakışıyor. bağırmadan, sert konuşmadan herkese hak ettiği cevabı verebiliyor. aynı eski türk insanının aldığı terbiye gibi. altta kalmıyor ama cevabı terbiyeli, seviyeli ve üsluba dikkat ederek veriyor. zaman zaman mert çetin konuşmlarını çevirirken ekliyor, çıkartıyor ama ingilizceyi bilen herkes riekerink'in açıklamalarında demek istediğimi yakalayabiliyordur. kendisi uzun yıllar bizde kalır ve yetiştirdiği oyuncuları şampiyonlar liginde izler umarım. biz de en az hoca kadar onlarla gururlanır riekerink bey'e şükran duyarız.

    yürüyedur hocam. peşindeyiz!!!
App Store'dan indirin Google Play'den alın