• 3776
    ayıptır söylemesi neredeyse kurulduğu günden sonraki her gününü bilirim bu sözlüğün. aradan geçen 3 senede neler olup neler bittiğini, kim kimi sever, kim kimden nefret eder, en iyi kim yazar, kim ne hakkında yazar, kim en çok yazar, kim sadece okur hepsini bilirim. evet bu sözlükteki bütün entry'leri okudum. bu sözlükte geçirdiğim vakti ne siz sorun ne ben söyleyeyim. kimi zaman sabahlara kadar entry girdim, kimi zaman çeviri yaptım yazdım, kimi zaman pm'den tartıştım, kimi zaman yeni arkadaşlar edindim, kimi zaman mutlu oldum, kimi zaman üzüldüm. kısacası çok şeyimi verdim bu sözlüğe, çok şey de aldım. hiç de pişman değilim.

    galatasaray adına o kadar çok şey öğrendim ki bu sözlükte, anlatılamaz. sadece galatasaray mı, tabii ki de değil. basketbol, dünya kupaları, olimpiyatlar, vs. birçok insan tanıdım beton hafızalı; bazen diyorum kendi kendime, ulan ben de mi bir sorun var nasıl hatırlıyorlar lan bunları diye. bir shawshank'tan, bir ich'ten, bir zizonkovac'tan, bir belgarath'tan, bir harry kewell the wizard of oz'dan, bir trouble'dan, bir darth maulized'den, bir vatandas'tan, bir goosfraba'dan, bir dean saunders'ten, bir saunders'tan ve daha nicelerinden bahsediyorum. ve en önemlisi galatasaraylılığı öğrendim childofbodom, mahalle takimi, hagi, savaskaradag gibilerinden. bunlar bir çırpıda aklıma gelenler.

    bundan yaklaşık 2 ay önce gs bana moderatör olur musun dediğinde hiç düşünmeden kabul ettim. en çok entry giren yazarlara baktığınızda listede adımı göreceksiniz en başlarda. neden söyledim bunu? çünkü yazmayı çok seven birisiyim, bir şeyler araştırmayı, bir şeyler öğrenmeyi ve öğrendiklerimi aktarmayı. ve yazdıklarıma da bakarsınız çoğu kısa ve net bilgilerdir. uzun entrym pek yoktur, zaten olanlar da gene bilgi entry'sidir. uzun uzun maç yorumları sevmem mesela. neyse konuyu dağıtmayalım, moderatör olduğumda çok yazamayacağımı biliyordum ve şimdi bakıyorum son 1 aydır 58 entry girmişim sadece. ki zamanında 1 günde 130 entry girmişliğim vardır, varın siz hesap edin nasıl yazdığımı. neden kabul ettim moderatörlüğü peki hiç düşünmeden? çünkü bu zamana kadar büyük emek verdiğim sözlüğün kalitesini korumaya katkıda bulunmak için. bu zamana kadar yazdığım sözlüğe, bundan sonra daha çok okuyarak katkıda bulunmak için.

    bu sözlük sol frame'de 3 sayfa yazı olduğunda çok mutlu olan yazarlara sahipti bir zamanlar, çoğu kimse hatırlamaz. ve o üç sayfa yazı o kadar kaliteli entry'lere sahip olurdu ki. bu sözlükte eskiden her yazım hatası mesajla uyarı alırdı düzeltin diye. bir zamanlar yazım hatası olan entry bulamazdınız gün içinde. bunları niye anlatıyorum? kaliteyi korumak için sözlüğün bir zamanlar neler yaptığını anlatmak için. sözlük o günlerden bu günlere geldi işte. kalitesini hiçbir zaman düşürmemeye çalışarak, kalitesini her zaman yukarı çekmeye çalışarak.

    ben diğer sözlüklerden ve forumlardan çok büyük farkımızın olduğuna inanıyorum. inanmakla kalmayıp iddia ediyorum. bu kadar düzgün ve nezih bir ortam daha bulamazsınız internette.

    hepimizin tek ortak paydası galatasaray bu sözlükte. 700 senelik bir kültüre sahip galatasaray. tarihiyle, değerleriyle her zaman örnek olmuş bir galatasaray. ve biz yazarlar olarak bu kültüre ve geleneğe uygun hareket etmeliyiz diye düşünüyorum. diğer herkesten farkımız olmalı bir yerde. tıpkı başkalarının hayallerinin bittiği yerde bizim gerçeklerimiz başlar mottosunundaki gibi, tıpkı asaletin bize yeter mottosundaki gibi.

    ve biz moderasyonolarak, bu kaliteyi korumak için, inandığımız değerlerin arkasında olacağız her zaman. buna tüm kalbinizle inanabilirsiniz çekinmeden.

    unutmayın bu sözlük hepimizin!!
  • 3778
    bir grup "sorunlu" insanın, sırf "galatasaray" adının hakkını verebilmek adına, kendi çapında birşeyler yazıp çizdiği; rerererarara.net adresinde ikamet eden "sözlük" tanımlı internet sitesi. hangi ara transfer yapılan, adam gönderilen, hoca alınan, hoca gönderilen, kafası esenin istediğine hitap ettiği, en ufak konuda hakarete varan tartışmalar yaşanan, en ufak bir spor olayında bile ezeli rakip derecesine kamplaşılan, "taraftarın sesi" olmak gibi gerçek üstü bir misyon edinmiş(!) bir yer olduğu merak konusudur.
  • 3783
    burada ben yazıyorsam eğer ve acayip de farklı görüşlere sahipsem. önemsemeden yazabiliyorsam hala herşeyi, inanın ki en demoktaritik ortamdır burası. ekşisözlük'e hiç benzemez zira orada bir iki hatada çaylak yapılıp, en az bir ay beklersiniz yeniden yazar olmak için. ancak burada durum oldukça farklıdır, aile ortamına sahiptir güzel sözlüğümüz. galatasaray'lıyım diyen tadını çakarmalı güzel şu güzel ortamın...
  • 3784
    daha sözlük sektörü köhnemeye başlamadan sözlüklerde yazmış,okumuş, yönetmiş, emek vermiş ve kanımca yüzünü eskitmiş bir sözlükçüyüm. kimileri beni başka sözlüklerde başka nicklerden bilir fakat galatasaraysözlük benim için normal bir sözlük klasmanında değildir. bunun en temel sebebi burada kendimi,politik görüşümü,kişisel zevklerimi veya edebi yeteneğimi ortaya koymaktan ziyade galatasaraylılığımı yaşamaya ve benim gibi galatasaraylılığını yaşayan farklı insanları dinlemeye geliyorum.

    bazen 1 ay giremiyorum, bazen her gün online olup yazıyorum, dertleniyorum. kalemimle ün yapmak, sözlük magazininden haberdar olmak, bir sürü kanka edinmek gibi bir hesabım hiç olmadı zira maksatla ilişiği yok. yönetici iki kardeşi de defalarca gördüm, kimi zaman sohbetler de ettim. buradan bir sürü arkadaş da edindim. kimisiyle yakın arkadaş da olduk. yemekler de yedik, içkiler de içtik. 2 sene önce son kez topa ayak vurduğumda yine bu sözlükten onlarca insanla beraberdim. hayatımı zindan eden, beni yarım insana dönüştüren o korkunç sakatlığı da buradan dostlarımla halı saha maçı yaparken yaşadım. çok sevdiğim futbolu oynayamaz oldum. sayısız telefon ve geçmiş olsun dileği yine buradan tanıdığım arkadaşlarımdan geldi. hiçbiri beni unutmadı. aradan sene geçti hala soran bile oldu.

    maçlara gelemez oldum. hoş sohbetlerden uzaklaşmak zorunda kaldım. ama dedim ya hiç unutulmadım. kel bir abim vardır mesela buradan iyi adamdır, biraz popülerdir bilirsiniz. ne zaman arasam her konuda yardımcı da olur. ona danışıp tt arena güney tribünden kombinemi de aldım. her maç öncesi ve sonrası üzülsek de küsmedik. birbirimizi görünce hep gülümsedik. sevildiğimi falan hissettim mesela. kimdi ki bu adamlar oysa. ne yani alt tarafı galatasaraylıyız işte. bazılarımızın ne iş yaptığını, evli olup olmadığını, kaç yaşında olduğunu bile bilmem. sadece galatasaraylıyız.

    2-3 ay görmediğim bir gsuser dostum beni yolda gördüğünde koştu geldi, selam verdi, çayımızı içip, sigaramızı içtik. bir baktık ki işe geç kalmışız, bir paket sigarayı bitirmişiz. dedim ya işte unutulmadığımı gördüm ben burada. şu makineleşmiş tüketim toplumunda bir gördüğünü 1 hafta sonra hatırlamadığın, insanın insana selam vermeye erindiği şu sikik düzende hep selamlandım. galatasaraylı olmanın en başta insan olmaya tekabül ettiğini kanıtlar gibiydik. taçsız kralın dediği gibi '' galatasaray daha vefalı '' sözünü tutar gibiydik hep. 2 ay kadar önce yurtdışına çıkmama 1-2 gün kala metroda bir adam geldi, ince, uzun, yüzü de çok güleç böyle. ''abi naber'' dedi. 3 durakta yurtdışı planımı anlattım ona, heyecanımı aynı şekilde yaşadı. yurtdışına çıkmadan önce gördüğüm ve helalleştiğim son arkadaşım da yine gsuserlerinden biri olmuştu tesadüfen.

    hayatımda gördüğüm en kötü galatasaray'a denk geldik bu sözlükteki dostlarla. ben ki galatasaray başarısız olunca, sigarayı bırakmaya çalışan adamın ilk 1 haftasındaki triplere girerim. onlarla beraber sabretmeyi, kafamı dağıtmayı öğrendim. aynı derdi 100 kişiyle falan paylaştım. bi baktım azaldı. resmen derdim azaldı !!! bazı genç insanlar mesela kendilerini adadılar sözlüğe. gözümüzün önünde mesai falan yapmaya başladılar. kimileri sanal, kimileri reelde. şimdi diyeceksiniz bu manyaklardan her sözlükte var. evet var haklısınız da bu adamların neredeyse hiçbir çıkarı yok. her şeyden önce bir kadın potansiyeli yok şu sözlüğün. sadece seviyorlar. öyle dava, misyon falan adamı da değil kimse. seviyor işte.

    hemen her sözlükte benzeri ithamlar, eleştiriler, tartışmalar yaşadım, gördüm. insanın olduğu heryerde hep sistemle alakalı eleştiriler ve problemler oluyor. kimi zaman haklı eleştiriler de oluyor elbet. başka sözlükler veya mecmualarda ben de çok eleştirdim,tartıştım hatta burda da bir yazarla çok ciddi tartıştım ama burada zaman harcayıp, emek veren yönetici ve yazar dostlarıma hakkımı helal ediyorum. onlardan yana hiçbir zaman yanlı bir tutum hissetmedim. elbette çok yakından tanıdıklarıyla alakalı daha ılımlı tavırları olacaktır, hepimiz beşeriz neticede. ben bu sözlük var oldukça burada yazacağım ve buradaki dostlarımla görüşeceğim çünkü hepsinde metin oktay'ı, baba gündüzü, kralı,hagiyi,bülenti,fatih terimi,saundersı kısaca sarı kırmızıyı görüyorum. hepinize helal olsun... gecenin üçünde öyle eser bana bazen...
  • 3785
    kendisini çok severim, içinde bulunmaktan, yazmaktan, okumaktan aşırı derecede mutluyum ama son zamanlarda forumvari entriler ve 3-4 kelimelik yorumlar ile kendisinden soğutmaya başlamıştır. bu durum, sanıyorum ki sadece benim değil birçok yazarın ve moderasyon ekibinin dikkatini çekmiş olsa gerek. gözden kaçmış veya boşverilmiş ise tekrar gündeme getirmeyi borç bilirim.

    bazı örnekler:

    sol frame'de galatasaray futbol takımı(16) ibaresini görür görmez ''işte uzun uzun analizler yapılmıştır, okuyalım bari'' diyerekten başlığa tıkladığımda yaşadığım hayal kırıklığını anlatmaya kelimeler yetmez. 16 entri yazılmış o gün fakat hepsi tek cümlelik ve herhangi bir bilgiye bile dayanmıyor. o günden yine bazı örnek entriler verecek olursak;

    ''bu sezon sol açıkta kimin oynayacağını merak ettiğim takımım''
    ''gol yeme konusunda büyük sıkıntı çekmeyeceğini düşündüğüm takımım''
    ''acaba hangi konuda büyük sıkıntı çekmeyeceğini düşündüğüm takımım''
    ''uzun aradan sonra kalede sıkıntı çekmeyecek takımım''
    ''uzun aradan sonra kalecide sıkıntı çekmeyecek takımım''
    ''uzun aradan sonra kalecisi olan takımım''

    diye uzar gider. bunlar sadece 1 başlıktan birkaç entri. her gün böylesine onlarca entri yazılıyor ve yazarın girdiği entri sayısını ve başlığa yazılan entri sayısını 1 rakam arttırmaktan başka herhangi bir işe yaradığını söyleyemem. yazacaklarımız bu kadar mı yani? illa yazmış olmak için yazmayı açıkçası pek doğru bulmuyorum. buradaki birçok yazardan daha sonra kayıt oldum, 4. nesilim, 10 aylık bir süredir buradayım, bu yanlışlara dikkat çekmesi gereken kişi de ben olmayabilirim fakat böylesine entriler gördüğümde inanılmaz derecede rahatsız olduğumu söyleyebilirim.

    bir diğer konu da foruma dönmesi; bunun da onlarca örneği var sözlüğümüz bünyesinde. sanıyorum ki başlıktaki entry'lere fiziksel referans içeriyor ibaresi de sözlüğün foruma dönmesini engellemek için koyulmuş bir engel. her entry diğerinden bağımsız olması gerektiği için, kendi entry'mizi bile alıntı yapsak bu sebep dolayısı ile siliniyor. fakat hemen hemen her gün görüyorum farklı başlıklarda ''xyz yazarın da dediği gibi'' şeklindeki ibareleri. bu da entry'i bağımsız olmaktan çıkarıp direkt olarak forumvari bir yazı olmuş oluyor. benim için sıkıntı yaratıyor mu, hayır. fakat madem sözlük olarak adlandırılıyor burası, madem sözlüğün bazı kuralları var, o zaman uyulmadığı takdirde de buna dikkat çekmek ve düzeltilmesini istemek en büyük hakkım olsa gerek.

    gittikçe foruma dönüyor dedik, bir örnek de gabriel omar batistuta başlığından gelsin.

    ''22 yaşındayım ve brezilyalı ronaldo ile birlikte izlediğim en iyi 2 forvetten biri'' (tamamen öznel yargı, herhangi bir bilgi göremiyorum)
    ''30 yaşındayım ve hollanda'lı marco van basten ile beraber izlediğim en iyi iki forvetten biri.'' (ilk entry'nin öznel olduğu bu entry ile birlikte kanıtlanmıştır. kişiden kişiye değişkenlik gösteren bir beğeni mevzusu devam ettiriliyor. yandık ki ne yandık)
    ''21 yaşındayım ve kendisini izlemedim.''
    ''26 yaşımdayım ve bi tavla atmışlığımız yoktur''

    diye uzar gider. açıkçası bu entri'leri okuyup okumamak pek de fark yaratmıyor. tamamen kişisel yorumları yazmak, bunun altına da diğer yazarların kendilerine göre olanı yazmak sözlüğü foruma dönüştürmekten ve o başlığı da çöpe çevirmekten başka bir işe yaramıyor. diyeceksiniz ki arada eğlenmek lazım, geyik çevirmek lazım; bu mudur eğlenceden kasıt? sosyal paylaşım siteleri var, orada da gayet iyi geyikler çevrilebiliyor. ben, sözlükte herhangi bir başlıkta böylesine gereksiz entri'ler gördüğümde rahatsız oluyorum. anlık düşüncelerin yazıya dökülerek sözlüğe yazılması sizin haricinizde kalan 1000 küsür yazara hiçbir şey kazandırmıyor, sadece o düşünceyi yazıya dökerek içinizden atmış oluyorsunuz, fakat sözlük çöpe, foruma dönmüş oluyor. bunun önüne geçecek olan kişi de yazarın ta kendisidir bana göre.

    not: uzun zamandır gözüme çarpan sorunlar bunlardır. umarım kimse yanlış anlayıp laf sokma çabası içine girmez.

    düzeltme: yazım yanlışı
  • 3786
    herhangi başlık altına entry giren bir yazardan sonra sürü psikolojisi havası yaratan dingillerle dolu olan sözlük. şu duruma yönetimden bir çözüm bulunmasını bekliyorum. hayır yani aynı entryi veya benzerini girince ekran başında orgazm mı oluyorsun? bu bahsettiğim sorunu yukarıdaki entry'de bomba transfer kişisi de dile getirmiş. çok can sıkıcı bir durum gerçekten.

    ek: yarası olan gocunur demişler. gabriel omar batistuta başlığına girilen benzer entrylerin ironi ile alakası yoktur. girlien entryler bildiğin sürü psikolojisidir. "aaa bak o yapmış, ben de şöyle bir şey sallayım da komiklikler şakalar olsun." zihniyetinin ürünüdür. bu davranışlar resmen başlık baltalamaktan öte değildir.

    ...
  • 3788
    yöneticilerin ,modların yalakası değilim. tanımam. hiçbiri ile'' naber nasılsın'' gibi bir en ufak muhabbetimiz dahi olmadı. ayrıca hergün yazdıgım entrylerin bir kısmı siliniyor. bunları başta belirtmek isterim.

    çok güzel,pek güzel yönetilen sözlük. yapılan her hareket dogru olmayabilir ama dogru yolda ilerlemek için bazı yanlışları da yapmak gerektigine inanıyorum. gerçi onlara yanlış dememek lazım. farklı kısıtlamalar diyelim. haa peki ben kısıtlamalardan haz ediyomuyum? tabiki hayır. ama belki site bu şekilde yönetilmese ben bu kadar eglenemem,bu kadar hızlı ve dogru bilgi edinemem,her bilgisayarı actıgımda ilk girdigim sayfaya giremem.
  • 3789
    yazarlarının http://www.downforeveryoneorjustme.com isimli siteyi kullanmayı öğrenmesi gereken site.

    an itibariyle giremediğim site.
    an itibariyle çıkamadığım site.
    an itibariyle gösteren ama elletmeyen site.
    an itibariyle eşşeğin amına su kaçıran site.
    an itibariyle girilir gibi olan ama tam da girilemeyen site.

    ve benzeri birçok yorum dolaşıyor bazen.

    site çökmüş mü, çökmemiş mi, sorun sende mi, başkasında mı önce ona bir karar ver.

    hatta site adı çok uzun diyen varsa kısa versiyonu da var aynı sitenin: http://www.isup.me

    edit:

    bak mesela resmi site çalışıyor mu çalışmıyor mu öğrenmek için şunu yapıyorsun: http://isup.me/www.galatasaray.org
    sonra o da söylüyor "sadece sana öyle görünüyor." veya "sorun sende değil, site çökmüş." diyor.
  • 3797
    burada bir şeylerin değişmesi gerekiyor artık. kurulduğu aydan beri buradayım ve bu özgüvenime, tecrübeme dayanarak, gün geçtikçe kaliteyi dibe çeken çok hesaplı, yüzsüz, polemikçi, yalan dolan insanların maalesef burada çoğalmış olduğunu net bir şekilde artış gösterdiklerini söyleyebilirim.
    özellikle 2010 ortaları ve 2011 boyunca anasını ciddi bellemeye yeltendiler. abartısız her başlığa tıklar, uzun kısa demeden birkaç sayfa yazıya bakar, okur, keyif alırdım. benim için bir gazete çay simit keyfi gibiydi her sabah, her akşam.

    şimdi böyle değil. üzülüyorum. hakikaten bir şeylerin değişmesi gerekiyor. sözlük moderasyonu o kadar temiz ki, eline sopa alamıyor. insanları kırmak istemiyor. herkesin gönlü olsun diyor. adi çakal çukallara anında göstereceksin elinin tersini ki anlasınlar. yemin ediyorum bir uyardın, ikinciye kalmadan şutlayacaksın böylelerini. benim, moderasyondan en büyük dileğim, 3 yılın hatrına budur. biraz eskilerin sözünü dinleyin. eskiler buranın tadını iyi bilir. her şartta da, koşulda da destek çıkarım. benim gibi düşünenler de çıkar. en kötü, tavır alanlar çeker gider. ama bu bizim için emin olun en iyisi olur. o ilk zamanların, 2010 kadar olan zamanların tadını bir hatırlayın. hatırlasanıza. keyifle okunur her yazı. bilgiler şelale gibi akar.

    benden söylemesi. bunu ben söylüyor, gerekirse kötü olmak, nesilcilik yapmakla öne atıyorum kendimi.
    yine de, az çok bilen bilir işte diyerek, avutma hakkıma güvenmek inanın güzel bir şey.
    bunu dikkate alın. çünkü bu sözlükte artık bir şeylerin değişmesi gerekiyor.
App Store'dan indirin Google Play'den alın