14 haziran 2020 çaykur rizespor galatasaray maçında muslera sakatlandı ve ben hemen o an muslera gitti, şampiyonluk da gitti muhtemelen gelecek sene bile tehlikede yazdım.
sonrasında tabii sayısız twit geldi muslera'nın şampiyonluktan daha kıymetli olduğuna dair ki kesinlikle katılmıyorum buna.
bir oyuncunun hayatı söz konusuysa elbette şampiyonluk zerre umurumda olmaz. ancak sakatlık futbola dair bir şeydir. herkes sakatlanabilir. bana deseler ki sezon başında muslera'nın sahada ayağı kırılacak ama galatasaray iyi futbolla şampiyon olacak kabul mü? hiç düşünmem bile, anında kabul ederim.
muslera hakkında yazdığım entryler sözlükte duruyor, kendisini ne kadar sevdiğim oradan anlaşılabilir zaten. muslera'yı neden sevdik, tanıyor muyuz adamı? oturup iki sohbet mi ettik? biz muslera'yı sahada rakibe de biz de gerekli saygıyı gösterdiği için ama bundan çok daha fazla olarak da bize büyük başarılar tattırdığı için sevdik. dolayısıyla şampiyonluk senden önemli değil lafını ben kabul etmiyorum, benim için şampiyonluk önemli ve ben buna dürüstlük diyorum. tabii şampiyon olamayacaksak keşke o golü yeseydik de muslera sakatlanmasaydı, o ayrı.
ben emre ayağını kırdığında burada ''emre gitti ama zaten varlığı da pek hissedilmemişti'' yazdım. tabii ona da çok tepki geldi. mesela bu ahmet çalık için olsa o kadar tepki gelmezdi ama emre galatasaray'a gelmek için fedakarlıklar yapmıştı vs. iyi de ben emre iyi ki sakatlandı, oh iyi oldu demedim, sadece zaten pek katkısı yoktu dedim. ben ahmet çalık'ın da sakatlanmasını istemem, volkan demirel'in de. ama sakatlık futbola dair doğal bir durumdur. üzülürsün, geçmiş olsun dersin, ah şu maç gitseydi de sana bir şey olmasaydı dersin ama bana göre hiçbir şampiyonluk bir oyuncunun futbola dair olan sakatlığıne tercih edilemez, yani ben etmem. tabii kariyer bitiren sakatlıkları bir kenara ayırıyorum. onda bile eğer oyuncu iyi bir kariyer inşa etmiş, kendisine hayat boyu yetecek parayı kazanmışsa ben yine şampiyonluğu seçerim. örneğin selçuk sakatlansa bir daha futbol oynayamasa ama bu sakatlık onun sosyal yaşamını, genel sağlığını hiç etkilemeyecek olsa, yani onu sadece futboldan koparsa ben direkt şampiyonluğu seçerim.
zamanında emre'ye çok büyük bir sevgi vardı, ama geldiğimiz noktada şu an anket yapılsa taraftarların en az %40'ı emre'yi yetersiz bulur. oysa emre aynı emre, hala aynı galatasaraylı emre ama takıma verdiği katkı beklenenin altında. sakatlanmadan önce de oyun olarak altındaydı yine bazıları kabul etmese de. bu takıma emre gibi galatasaraylı da lazım, muslera da lazım, selçuk da lazım. hepsinin emeği vardır başarılarda, ama asıl olan başarıdır. hepimiz galatasaray'ı başarılı diye ya da başarılı olacak diye seviyoruz. hepimiz muslera'yı, emre'yi bu yüzden seviyoruz, yoksa çok iyi insanlar diye değil. tabii ki tavırlarının ya da iyi insan olmalarının(öyleler mi bilmiyorum, tanımıyorum hiçbirini) onlara duyulan sevgiye katkısı vardır ama biz bu oyuncuları en başta sahada yaptıkları için severiz. peki sahada yapılanlar ne içindir? şampiyonluk için.
o yüzden ben ne zamanında emre için ne de şimdi muslera için söylediğim şeyden utanıyorum. bu insanlar sadece sakatlandılar hepsi bu, futbolun içinde olan bir durum yaşadılar sadece hepsi bu. umarım en kısa sürede muslera iyileşir ve umarım en kısa sürede geri döner ama ben varsın şampiyonluk gitsin de muslera sakatlanmasın demem. mümkünse hiç kimse sakatlanmasın ama eğer şampiyonluk uğruna bir oyuncunun sakatlanması gerekiyorsa da ben o sakatlanmasın şampiyon olmasak da olur demem, sakatlansın derim. tabii sakatlığın futbola dair olması, tedavisinin olması kaydıyla.
emre bugün eleştiriliyor, galatasaraylı emre eleştiriliyor, galatasaray için mücadele ederken iki defa ciddi şekilde sakatlanan emre eleştiriliyor. neden? çünkü şampiyonluk gidiyor.
duyguları bir kenara bırakıp gerçekçi olalım, ben de o entryde sadece gerçekçi oldum, acımasız falan olmadım. muslera umarım en yakın zamanda iyileşir, bana göre galatasaray'a yakışan da 2021 yılında sözleşmesi bitecek olan muslera'ya makul bir ücretle, döndüğünde muhtemelen yedek kaleci olacağı da düşünülerek buna uygun bir ücretle kendisinin istediği(elbette bu da makul olmalı ama zaten muslera'nın bizde bıraktığı izlenim en makul süreyi belirlemede şüphe uyandırmayacağı yönünde) süre kadar sözleşme önermesidir.
bana bu söylediğim şey öyle acımasızca falan gelmiyor. ama altını çizerek belirtiyorum, bu söylediklerim sadece futbolda dair, tedavisi olan ve kişinin sadece futbol yaşamını etkileyecek olan sakatlıklar için geçerlidir.