25 ağustos 2019 galatasaray konyaspor maçından sonra yazmaya başladığım yazıyı devam ettirirken fark ettim ki hiç bir şey değişmemiş. maalesef hızla toparlanması gereken, eğer toparlanmayacaksa acil bir şekilde gelecek vaadeden yabancı bir hocayı yanına yardımcı alması gereken hocamız.
---
alıntı ---
iki senedir kotu oyuna care bulamamistir maalesef. anlamadigim sekilde oyunu tutarak yetenekli ayaklarla gol bulmaya calisiyoruz, gecen sene bu yuku en fazla ceken adam feghouli oldu, simdi dusunuyorum feghouli’nin atmis oldugu ekstra yetenek gerektiren goller olmasa gecen sene sampiyon olabilir miydik? gecen sene ikinci yarida yaptigimiz oyunu tutma isini de yapamiyoruz bu sene, bunu da takimin ciddi konsantrasyon eksikligine bagliyorum. ama bu takimin konsantrasyon saglama isini fatih terim’in yapmasi gerektigine de inaniyorum, fakat hocanin kafasi neden oldugunu anlamadigim bir sekilde burda degil. simdi bir kac maddede fatih hoca’nin aklinin neden takimda olmadigini dusunme sebebimi aciklayayim;
1) seri: seri gibi bir ortasaha turkiye’ye her zaman gelmez, gelse de bu yasta gelmez. bu adam gecen sene fulham’da cok iyi bir sezon gecirmemis fakat oldukca kaliteli bir isim. hoca ne yapti? seri geldigi gibi 6’ya gecti yaptigi pas hatalarindan pozisyonlar yedik ve adamin ozguveni oldukca kirildi, ilk 8 numara oynadigi macta da kirmizi kart gordu. anlik bir pozisyondu, kasit yoktu belki ama konsantrasyon eksikligi oldugu acik. normalde terim seri’yi oyle bir motive ederdi ki seri takimi oynatirdi. tabi bunun icin ayni zamanda saglam bir antreman gerekir ki, bunu yaptigimizi da dusunmuyorum.
2) takimin belirli bir sistem ve felsefesi yok. normalde terim’in takimlari rakibi bogar, fakat uzun bir suredir bunu goremiyoruz.
25 ağustos 2019 galatasaray konyaspor maçında konyaspor topu 70dakika bize birakmisken calisilmis tek pozisyon goremedik. feghouli ve emre sag kanatta bir seyler denediler, 2 pozisyonda da n’zonzi ve seri gobekten delmeyin denediler fakat calisilmis herhangi bir sey olmadigi icin pozisyon olusamadi. sonra ikinci yari bir sans goluyle one gectik. seri’nin kirmizi kartindan sonra oyuna selcuk’un girmesiyle iyice kale onune gomulduk ve son dakikada sanssiz bir gol yiyerek 2 puani kaybettik.
3) selcuk inan: nedir bu selcuk inan sevdasi gercekten anlayamiyorum. yunus oynasin atalay oynasin en azindan kaybederken kazandik diyebilelim ama bu adam oyunda durdukca taraftar ile takimin baglarini kopariyor, koparacak.
4) takımda uzun boylu adam sayısı bir hayli fazlayken doğru düzgün duran top organizasyonumuz yok. hatırlayın daum fenerbahçe ile sadece duran toplar üzerinden şampiyonluk aldı. duran toplar oldukça önemlidir fakat kornerleri resmen doğaçlama kullanıyoruz.
5) iki bekimiz mariano ve nagatomo bitmiş okeye dönerken linnes gibi bir adam nasıl kadro dışı kalır aklım almıyor, belki hocanın da almıyor olabilir.
---
alıntı ---
bu maddeler çoğaltılabilir, ama anlayamadığım nokta şu ki ağustos'tan beri takımda nasıl hiç bir şey düzelmez, hatta geriye gider. yani selçuk inan bile hala süre alabiliyor hem de kupa maçında, üzerine bir de yeniliyoruz.
hocam allah rızası için şapkanı önüne koyup düşün, önce kendini sonra takımı bir an önce toparla, yoksa hep beraber organize kötülüğün şampiyonluk kutlamalarını izleriz.
