resim
Fatih Terim
Görev:Teknik Direktör
Takım:Al-Shabab
Yaş:71
Uyruk:Türkiye
  • 6828
    bu dönem geldiğinde çok umutluydum, takıma bir sistem oturtacak, sisteme göre yapılacak kaliteli transferlerle her sezon daha da iyiye gidecek diye düşünmüştüm.
    ilk sezon, 2011-2012 sezonuna, 4-4-1-1le başladık, hücumda yeterli olmayıncai 4-4-2ye geçtik ve ligi domine ederek şampiyon olduk. 2012-2013 sezonunda 4-4-2 başladık, kötü gidiyorduk, 4-3-1-2ye dönük, sezonun ikinci yarısında ayaklandık, 10 puan fark attık. bu sezon, 2013-2014 sezonu, bıraktığımız yerden devam ediyoruz, 4-3-1-2 sistemiyle oynuyoruz ama olmuyor. neden? çünkü durup dururken sneijder - drogba takviyesi yapıldı, evet sansasyonel transferlerdi ancak takım kimyasını bozan hamlelerdi.

    artık yapılması gereken, hocanın ben bu sistemle oynuyorum demesi. o sisteme uymayan varsa da gönderilmeli artık.
  • 6830
    ölümüne eleştirilebilir, eleştirilmelidir de ama imparator olduğu gerçeğini hiçbir şey değiştirmez. kuşların gazına gelip adamı kesmeyin ilk maçta tribüne çağırılan ilk adam olmalıdır.

    3 senedir bir sistem oturtamadı evet, iyi oynadıgımız maç sayısı 10'un geçmez evet ama adam bir şekilde bu takımı toparladı ve 3 sene içinde nereden nereye geldik.

    17 eylül 2013 galatasaray real madrid maçı'nı bize unutturacaktır.
  • 6832
    fatih terim konusunda önce sapla samanı ayırmak gerekiyor. fatih terim'i eleştiren insan, fatih terim düşmanı değildir. fatih terim'i eleştiren insan, fatih terim'in teknik direktörlük kariyerini bilmiyor değildir. fatih terim'i eleştiren insan, fatih terim istifa etsin demiyordur.

    fatih terim'i eleştiren insan, fatih terim'i eleştiriyordur. hepsi bu. vardır ortada yanlış bir şey ve eleştiriyordur. ne tabela yorumcusudur ne de fatih terim düşmanı. kazanırken de kötüyse, kazanmamıza rağmen kötüydük diyor bu insan. başarılı bir olay varsa ortada ilk payı da her zaman fatih terim'e veriyordur. yani göt göte diyebilen bir insan.

    bak güzel kardeşim. dünyanın en iyi teknik direktörü de olsan, kendi sahanda bir takımda 1-6 yenilirsen eleştirilirsin. kimsa saçma sapan korumaya kalkmasın, komik oluyor. fatih terim bile kendisini bu komik skor karşısında korumuyorken senin koruman başka bir şeye giriyor...

    chedjou'a fatih terim mi hata yap dedi, eboue'ye o mu adamını kaçır dedi, burak yılmaz'a o mu gol atma dedi. dünya üzerinde bundan daha cahilce bir koruma şekli olamaz. nasıl ki selçuk inan serbest vuruştan golü atıp maçı kazandırdığında takıma fatih terim bu pozitif hareketten, pozitif anlamda geri dönüş alıyorsa, nasıl ki burak yılmaz çok alakasız pozisyonlar takımı adına 2 gol atıp maçı alıyorsa ve biz maç sonu fatih terim'i övüyorsak, futbolcuların başarısızlığı karşısında da eleştirilecek kişi tabiki fatih terim olacak.

    bu sezon iyi oynamıyoruz dedik, galatasaray düşmanı ilan edildik. yerli rotasyonumuz çok kötü, gerekli önlem alınmadı dedik, - yerlilerimizin ciddi yetersizliğini fatih terim bile biliyor ki 8 yabancı ile çıktık 17 eylül 2013 galatasaray real madrid maçına - yönetimi boşu boşuna eleştiriyor olduk. bursaspor ve eskişehirspor maçlarında alınan bir puan iyi değildir, sen şampiyonlar ligi çeyrek finali hedefliyorsun, galatasaray taraftarının vizyonu bu olmamalı ve beraberlik iyi falan değil, daha zor rakiba karşı darma duman oluruz dedik, tabela taraftarı olduk. halbuki ligin ilk haftası kazandığımız maç sonrasında da söylemiştik bunu.

    fatih terim bu sene iyi değil. formsuz. nedenini bilmiyorum ve açıkcası nedenin merak da etmiyorum. milli takımı çalıştırması içinse şu düşüncedeyim ki, galatasaray'da başarılı olduğu sürece isterse bunlara ek olarak mozambik milli takımını da çalıştırabilir. benim için aslolan galatasaray'dır. mesela aynısı futbolcu için de geçerli. eğer senede 30 gol atıyor ve takıma katkı sağlıyorsa, haftada 2 defa gece dışarı çıkması ya da ne bileyim alkol kullanması problem olmaz. burda önemli olan işini ne kadar doğru yaptığıdır.

    doğru ya da değil, fatih terim milli takımı kabul ettiğinde olası bir başarısızlıkta golü milli takımdan yiyeceğini biliyordu. malesef bunu kendi elleriyle verdi türk kamuoyuna. bu konuda ünal aysal'ın suçu olduğunu düşünmüyorum. ünal aysal, hayır izin vermiyorum dese, ünal aysal'a her konuda trip atabilen fatih terim bu sefer de "siz benim yerime nasıl karar veriyorsunuz" diyecekti. ünal aysal en mantıklısını yaparak kararı hocamız versin dedi. belki de fatih terim'in kabul etmeyeceğini düşündü ve hem seçme şansını ona vererek gözünde daha çok saygı kazanacak hem de galatasaray'ı başka bir beladan kurtarmış olacaktı ama fatih hoca milli takımı seçti.

    galatasaray'da bir şeyler ters gidiyor. taktiksel anlamda fatih terim'in sneijder'e yer açmaya çalışması takımı allak bullak etti. halbuki sneijder'ı ya tek forvet ile oynatıp arkasına yerleştirecek ve dörtlü orta sahanın kanatlarına hızlı kanat adamları koyacaksın ya da sneijder'ı hiç oynamayacaksın, çift forvet oynayacaksın. bu kadar basit. sneijder ve drogba geldiğinden beri 30 maç yaptıysak toplamda en fazla 8 tanesine iyi oynamışızdır. diğerlerinde hep idarelik ve kötü. bu sene işler daha da tepe taklak gitti ve bu duruma kadar geldik.

    taktiğin bir türlü oturmamasının yanında futbolculara fazla zaman ayıramayıp mental olarak bir şeylere hazırlayamaması da büyük bir sorun. hatta bu seneki en büyük sorunumuz. iyi oynarken bir gol yediğinde takım sanki tüm sezonu kaybetmiş gibi oynamaya başlıyor. bunu real madrid maçında açıkca gördük. fenerbahçe'ye karşı 2-0 geri düşüp yılmadan maçı 2-2'ye getiren ve 70 dakika tek kale oynayan galatasaray nerde, kendi sahasında 0-1 geri düştükten sonra sanki cl'de sıfır çekmiş tribine giren galatasaray nerde? futbolculardaki bu mental düşüşün sebebini heralde bizim bakkal erdoğan abi çözmeyecek değil mi?

    tüm bunların yanında galatasaray başkanı ile çekişmesi var ki bence galatasaray kültüründe yeri olmayan bir davranış bu. galatasaray diğer bütün kulüplerden farklı olarak çok sesli bir kurumdur, ama başkan en tepededir ve teknik direktör kendisini ondan üstte göremez a da trip atamaz.

    fatih terim, bu sene onu yıpratmak için kuytuda bekleyen basına istediğinden bile fazla malzeme verdi. vermeye devam ediyor. fatih terim, bu sene yine galatasaray'ı şampiyon yapabilir. daha ligde 4 hafta geride kaldı. ama bu senenin ilk bir ayında işleri doğru yaptığımızı kimse söyleyemez.

    ayrıca ciddi anlamda yetersiz yardımcılarla çalışıyor. o yokken takıma katkıları koca bir sıfır.

    galatasaray, dün ilk yarım saatte bir gol atabilirdi. ancak ikinci yarında bir gol yese, eminim peşine yine gol yerdi. çünkü müthiş bir konsantrasyo kaybı var takımda. iyi hazırlanmıyorlar kafa olarak ve mücadele etmiyorlar. rakipleri 120 kilometre koşarken, galatasaray 105 koşuyor.

    ve son olarak, 1 aydır hep konuşuyor ama hiçbir şey söylemiyor. kimse kusura bakmasın ama böyle. sadece duygusala bağlıyor, çok iyi galatasaraylıyım'a getiriyor olayı. e nolmuş, biz de iyi galatasaraylıyız abi?

    lan ben yeri geliyor babam yanlış yaptığında bile suratına söylüyorum, fatih terim'i neden eleştirmiyim?
  • 6833
    "topun olduğu yer... topun olduğu yer, bizim için pozisyon... dizilmemizin en önemli sebebi topun olduğu yer.
    başlarken çok iyi başlıyoruz. hiç riziko yok. ofsayt taktiği diye bir şey yok. kadememiz tamam. ileri gittiğimiz zaman da hep beraber topa doğru bam bam bam bam gideceğiz ve oynayacağız! oynadınız!..."

    senin canın sağolsun be hocam.
    bir günde kral olmadık bir günde tahttan inmeyiz; imparator fatih terim, ölene kadar seninleyiz!

    maçta* yanlışlarımızı sen de gördün. eminim artık bu tip yanlışlarımız olmayacak.
    yanlışların oldu, yanlışlarımız oldu ve böyle bir sonuç çıktı ortaya. sen, ben, biz hep beraber yeniden ayağa kalkacağız.

    çünkü; galatasaray yerde kalmaz!...
  • 6834
    teknik adam olarak performansi bir futbolcu kadar degisken olabilen hocamiz. gercekten kendi halefleri icerisinde kendisine benzeyen bir ikinci bulmak kolay degil.

    yazmis bazi arkadaslar. bir gunde tepeye cikmadigi gibi bir gunde de tepeden inmez. kimse indiremez. yeter ki olan bitenin farkinda oldugu gibi, duzelmesi icin de caba sarfetsin.

    bu caba yeteri seviyede oldugu takdirde zaten bunu futbolcularin haleti ruhiyelerinden hemen anliyoruz. oyuncularin yuzu gulmezken, kendilerine guvenleri bir seviye asagiya inmisken kazanmamiz kolay degil.
  • 6836
    real madrid maçının sonrasında yaptığı açıklamada ilk 30 dakika rakibe pozisyon vermedik, gayet iyi oynadık demiştir. sorunda burada zaten hocam. bak antep maçı, bak bursa maçı, bak antalyaspor maçı. ortak özellik ne. bir devre iyi oyun oynayıp diğer devre yokları oynamamız. senin överek bahsettiğin durum biraz da takımın olumsuz yanı. maalesef takımın devamlılığı gitmiş. ya iyi başlayıp çok kötü bitiriyor ya da kötü başlayıp çok baskılı bitiriyor. galatasaray 45 dakika top oynayan takım olursa bu lig bitmez hocam, bitmez.
  • 6837
    geçtiğimiz sezondan bugüne kadar geçen sürede o kadar şey değişti ki: gezi parkı ile türkiye siyaseti değişti, tarihin en efektif takımlarından biri denilen barcelona her iki maçta da bayern münih'ten fark yiyerek çoğu futbolseverin futbola bakışı değişti, türkiye'de şampiyon olmuş 5 takımdan galatasaray hariç diğer 4 takımın teknik direktörü değişti, tarihin gördüğü en dominant teknik direktörü olan alex ferguson aktif teknik direktörlüğü bırakarak futbolseverlerin "ölene kadar manchester'ın başında olacak" fikirleri değişti, değişmeyen tek şey fatih terim'in burak- drogba ve snejder'in büyük maçlarda birlikte oynatma inadı. (bkz: #1200664)

    tanım: galatasaray'ın "inatçı" teknik direktörü.
  • 6840
    kendisi gaz ile dört sene üst üste şampiyon olmuş, uefa kupayı kazanmış, euro 2008 turnuvasında yarı final oynamış, galatasaray'ı çeyrek finale çıkarıp en yakın rakibine 10 puan fark atarak iki sene üst üste şampiyon olmuştur. *

    işte bunlar hep gaz, seks değil.

    yersen...

    motivasyon olayını çok iyi yapıyor gerçekten ama biraz mantıklı düşünürsek sistemsizlik demek biraz haksızlık olur. son zamanlardaki oyuna bakarsak tabii ki sistem konusunda büyük bir sorun var ama genelleme yapmamak gerek.
  • 6842
    17 eylül 2013 galatasaray real madrid maçı lafı dolandırmaya gerek yok bizim için bir rezaletti. iki gündür zaman durdu, ne galatasarayla ne sporla alakalı hiç bir şeyi görmek istemiyordum. ama bildiğim bir şey var ki grande bizden daha çok bu acıyı hissediyor, galatasaray'ın bu durumuna bizden çok daha üzülüyor. benim için tek teselli verici taraf bizi durumdan tekrar yukarıya çıkarak adam takımın hala başında olması. ben naçizane bir galatasaray taraftarı olarak hocaya güveniyorum ve bu durumdan takımı kurtarmak için alacağı bütün kararlarda sonuna kadar arkasındayım. artık gerekirse fedakarlık gerekirse neşteri vurma zamanı. hocanın her zaman söylediği gibi aslolan galatasaray'dır.
  • 6844
    milli takıma harcadığı vaktin bir kısmını keşke 4-2-3-1 diye birşey varmış ne acaba diye okumaya araştırmaya harcasaydı. bir de sorum var kendisine. eboue-kaju-dany-riera önelerinde melo ile real maçına başlayacağına, sabri-gökhan-semih-balta önlerinde ceyhun ile başlasa 6 gol yer miydi acaba?

    acilen form tutması gereken imparator. kendisi bu kafadayken, takımın formunu bulması imkansız.
  • 6845
    kendisini eleştirmek için ne gibi şeyler gerekmektedir çok merak ediyorum. bak eleştirenlerin eleştirilmesi de demokratik bir hak ona da bir sözüm yok. ancak yaş hesabıyla teknik direktör eleştirilecekse aragones sadece karacaahmet mezarlığından eleştirilebilirdi. nitekim öyle olmadı. hiçbir hoca için de öyle olmayacak. fatih hoca'yı büyüten eleştirilerdir. fatih hoca eleştirilere kapalı bir insan değil. eskiden kapalıydı ama ben artık onun birçok kaynaktan birçok fikri aldığına ve değerlendirdiğine inanıyorum. sistem ve burak yılmaz konusunda da aslında çok farklı düşündüğünü sanmıyorum. burak yılmaz'ı kaybetmek istemiyor bir taraftan. drogba ile oynayamayacağını da şu haliyle biliyor. yine de burak'a şans vermek istiyor. onun kendini geliştirmesine güveniyor ve küsmesini istemiyor. fatih hoca da en az bizim kadar galatasaraylı olduğuna göre o da burak'ı kazancağım diye galatasaray'ın bırak kaybetmesini berabere kalmasını bile istemiyor. burak ise hem onun hem de bizim vaktiyle verdiğimiz krediyi çatır çatır harcıyor. burak'a da kızmamak lazım belki de. her futbolcu mümkün olduğu kadar evrilebilir. burak çift forvetle oynayacak zekaya sahip bir futbolcu değil. bu onun gerizekalı olduğunu göstermez. burak topu alıp dönüp vuracak kadar forvet. uzmanlığı o yönde ilerliyor. diğer işlere kafa yordukça elindeki özellikten de oluyor. zor bir durum ancak burak şu kısa vadede yedek kulübesinde olmalı. geçen sene kasımpaşa maçında yedek kaldıktan sonra bayağı toparlamıştı. inşallah toparlar ve fatih hoca da her ne kadar başka başka konularda belki de istemeden şartlar öyle gerektirdiği için kalbimizi kırmış olsa da galatasaray'ın tek yıldızını takmış biri olarak başarılı olmaya devam eder. kimse fatih terim'i keyif için eleştirmez benim gözümde. laf aramızda içime yeni bir uefa kupası doğuyor. haydi hayırlısı.
  • 6847
    bu sıralar büyük bir üzüntü ve öfkeyle takip ediyorum fatih terim'e yapılan haksız, insafsız, hadsiz eleştirileri. tabi ki hocanın hataları olabilir; ki vardır da, zaten hatasız olması gibi bir olasılık yoktur. bu sebeple de eleştirilemez değildir.

    lakin herşeyin bir adabı ve sınırı olması gerektiğini düşünenlerdenim. bu kadar insafsızca yerilen, en ufak bir başarısızlığında bunu fırsat bilip hocanın üstüne gidilen, daha fazla sinirlendirilmeye çalışılan ve sinirlendikçe daha büyük hatalar yapması umulan adam fatih terim ise orada biraz durmak lazımdır.

    fatih terim denen adam benim gözümde düzene kafa tutup zeus'un elinden ateşi alıp insanlığa veren prometheus'tur. yıllarca boynumuzun bükük kaldığı avrupa arenasında düzene kafa tutmuş ve bu ülkeye belki de bir daha göremeyeceği avrupa kupasını getirmiştir. ülke futbolunun ufkunu genişletmiştir. ülke milli takımı ilk kez onunla 1996'da avrupa şampiyonasına katılmıştır. 2008'de de avrupa şampiyonasında yarı final oynatmıştır.

    öyle birkaç kötü sonuç veya birkaç kişiyle yaşadığı sorunlar yüzünden kellesi istenebilecek birisi kesin değildir. bu taraftar fatih hoca ile daha önce de hezimetler görmüştür. (bkz: 28 ocak 2004 galatasaray çaykur rizespor maçı) (bkz: 20 ekim 1999 galatasaray chelsea maçı) ama asla hocaya desteğini geri çekmemiştir.

    imparatorumuz inşallah tüm bu haksızlıkların yine üstesinden gelecektir. son sözüm allah kerim fatih terim.
  • 6848
    altımıza ederken adam galatasaray kaptanıymış falan. bir kere yanlışınız var, ben daha portakalda vitamin değildim, onu söyleyeyim.

    ulan dünyanın en salak, en rezil argümanıdır bu: "siz daha iyisini yapamıyorsanız eleştirmeyin", "siz daha şu şuyken o şu şuydu"... siyasetçileri eleştirmeyelim mesela o zaman. adam devlet yönetirken ben football manager oynuyorum çünkü. oy da kullanmayalım hatta, biz anlamayız neticede.

    ya da ne halt yemeye asım bezirci'yi önemli bir eleştirmen saymışız? adam ne şiir, ne roman yazabiliyordu.

    bakın arkadaş, eleştiri başka bir alandır. eleştiri yapmak için eleştirdiğin kişinin yaptığı işi yapman gerekmez. saygı duyman lazım, ayrı, ama eleştiri bambaşka bir şeydir. ben de fatih terim'i eleştirebilirim gayet. eleştirmeyebilirim de. mesela "fatih terim şu şu taktikle oynamalı" diyebilirim. bunun için onun yaptığı işi yapmama ya da yapmış olmama gerek yok. çünkü o işi yapmadan da aksaklığı görebiliyorumdur, ya da belki o işi yapmak istememişimdir, sevmiyorumdur. belki de çok istememe rağmen imkanım olmamıştır.

    yani fatih terim'i savunmak için (ki buna hiç gerek yok, çünkü kimse saldırmıyor, sadece eleştiriyoruz) salak saçma argümanlar kullanmak komik kaçıyor. fatih terim'in doğrusunu yaptığını düşünüyorsanız, söyleyin, "hoca şöyle şöyle yapıyor, senin dediğin gibi yaparsa böyle böyle olur, yani hoca'nın tavrı/taktiği/transferi doğru", deyin. diyemiyorsanız, susun.
App Store'dan indirin Google Play'den alın