16 ocak 2022 hatayspor galatasaray maçı ile görüldüğü ve haftalar ilerledikçe daha net anlaşılacağı üzere, sorun asla kendisinde değildi.
sorun hocayı ve takımını yalnız bırakan yönetimlerdeydi. hocanın da vardı eksikleri, bu entryde bunlara değinmeyeceğim.
takımımızda hakemlere karşı bir kabullenilmişlik ve sindirilmişlik var, bunu o sahanın tozunu yutmuş herkes çok rahat anlayabilir. rakibin her orantısız şarjına ve müdahalesini makul bulan bir hakem yönetiminde oyuncu grubumuzun nizami müdahalelerinin bile kartla cazalandırıldığı, üstüne çocuk gibi azarlandığı bir ortamda oyuncu grubu saha içerisinde yeterince pasifize oluyor zaten. pozisyona girmekten çekiniyor, dialog içinde olmaktan çekiniyor, hakkını aramaktan çekiniyor, hata yapmaktan çekiniyor, sorumluluk almaktan çekiniyor ve dahası. hakemlerin yanlış kararları takımı saha içinde ciddi olarak etkiler. bu belli ki saha içinde kalmayıp bir psikoloji olarak kabullenilmiş ve saha dışına da taşınmış.
sorun en başından beri federasyon ve onun tetikçiliğini yapan hakemlerdi.
biz yine canımız galatasaray’ı izlemeye, başında kim olursa olsun arkasında durup desteklemeye devam edeceğiz. taraftar olarak yapabileceklerimiz sadece bunlar. ancak yönetim kadrosu bu takımı ve hocasını yine sahipsiz bırakıp hakkını yedirecekse fatih terimden sonra hanesine bir de torrent yazar.