resim
Fatih Terim
Görev:Teknik Direktör
Takım:Al-Shabab
Yaş:71
Uyruk:Türkiye
  • 30226
    sürekli saha dışına gitmesi nedeniyle çok eleştirdim.
    forma adaletini evlatçılık yerine tercih etmeyişini çok eleştirdim.
    en iyi ben bilirim egosunun ve inadının vereceği makul kararlarını önüne geçmesini çok eleştirdim
    ama
    iktidardan ve/veya diğer güç odaklarından korkan, çekinen ve bunu dillendiremeyip hocayı yalnız bırakan, galatasaray menfaatlerini ardıl amaç olarak görülen bir grupla çalışmak zorunda kaldı.
    kabullenmesi, içselleştirilmesi çok zor bir şeydir bir kavga verirken, senden olduğunu düşündüğünün karşı tarafı güzellemesi.
    sezon bitti hocanın özeleştiri, kayba ilişkin dış faktörleri değerlendirişinin hemen ardından değindiği konu galatasaray'ın geleceği.
    dünya üzerindeki hangi harika hoca seçimler haziran'a kalmış, yapılacak transferler, görüşülen isimler yeni yönetimi beklemez diye telaş duyar ki.
    dün maçtan* sonra üzüldük ama birkaç sonra pek çoğumuz şampiyonlar ligi takvimi, muhtemel rakipler ve kaç ön eleme oynayacağımızı etkileyecek faktörler üzerinde kafa yormaya başladık.
    tek menfaati galatasaray başarısı olan insanlar için oldukça normal ama galatasaray'ın mevcut yönetiminin derdi seçim iptali-seçim erteleme.
    yani geçen senelerdeki birkaç istisna dışında hoca saha dışına çıkmaya mecbur kaldı. frank rijkaard gibi bir taktisyen, ünlü bir hoca geldi. adam saha dışını geçtim, oyuncunun çoktan almış olması gerekn eğitimle bile belki de haklı olarak ilgilenemeyeceğini söyledi. muasır medeniyetlerde öyle olabilir ama burası öyle bir coğrafya değil.
    averaj farkıyla şampiyon olamadığımız 2020-21 sezonunu hoca olmasaydı henüz sezonun ilk 10 haftasında çoktan kaybetmiş olacaktık. sıranın başkalarında olduğuna ikna olmuş bir yönetim vardı ve sonuçta bu adamlar iş adamı, onlar için gayet makul şeyler. bu takım sezona nitelik ve nicelik olarak tek 6 numara olarak etebo ile başlayacaktı. taylan'ın bu sezon verdiği inanılmaz performansı direk hocaya bağlamıyorum ama başka bir hoca olsa istediği transfer gelene kadar hiç de sorumluluk alma ihtiyacı duymayacaktı.
    mesaj niteliğinde cezalar yerken arkasında ve yanında duran silah arkadaşları yoktu hocanın.
    bu kulübün en büyük başarılarında imzası olan bu adam hala yeni sezona yetişmesi gerekenler var diye telaşa düşüyorsa ben en fazla galatasaray için teşekkür edebilirim.
    hocayı yine eleştiririm; averaj farkıyla şampiyon olamadığımız 2020-21 sezonunu hoca ne kadar yalnız bırakılsa da, taraftar romantizmiyle söylemiyorum, defalarca doğransak da hocanın doğru bulmadığım tercihleriyle kazanabilirdik. kendisi de söyledi, son 2 maçta yediğimiz golleri yemesek şampiyonduk diye. ah hocam, takıldın bir akbaba-arda trenine verdik şampiyonluğu.
    bu seçimleri nedeniyle hocayı hep eleştirdim, çok kızdım çünkü beklentim çok büyüktü. galatasaray'ın hakkı korunacaksa hocanın orada olacağını bilmek bana güven veriyor.
    kendisine "hocam yanlış yapıyoruz" diyebilecek bir yardımcı bulması hepimiz için çok elzem.

    çok dağıldım toparlayamıyorum ama bu ülkenin gerçekleriyle birlikte değerlendirildiğinde her şeye rağmen hoca çalışmak istediği sürece galatasaray teknik direktörü olarak görmek isterim.
  • 30229
    hiçbir derdim yokmuş gibi gecenin sabaha karışan bu saatinde kendisine üzüldüğüm ve bir o kadar da içten içe sinirlendiğim hocamız. kendisi bizi öyle bir seviyeye alıştırdı ki tarihin en kirli sezonlarından birinde averajla şampiyonluk kaybedildiğinde bile kendisine teşekkür etmek yerine ikinci olduğumuz için sanki bizi yıllardır başarısızlığa mahkum etmiş galatasaray'ın kapısından daha dün girmiş gibi öfke kusulan teknik direktör. dahası bugün 17 mayıs olmuş başlığı boş kalmış şu saate kadar.

    1974'ten 1985'e kadar 11 yıl galatasaray formasını terletip futbolu bıraktıktan sonra kendisini teknik adamlığa adayıp yine bir 11 yıl sonra sadece 43 yaşındayken teknik direktör olarak tekrar galatasaray'ın kapısında girdiğinde 4 yıl sonra bugünün tarihi olan 17 mayıs'ta yaşayacaklarını hayal ediyor muydu bilinmez ama dile kolay sadece 4 yılda 2 yıldır ligde ilk 2 yüzü göremeyen galatasaray'ı 4 defa üst üste şampiyon yapmakla kalmayıp avrupa futbolunda en büyük meydan okumayı gerçekleştirdi.

    bugün 17 mayıs. bundan 21 yıl önce işte bu adam ali sami yen ve arkadaşlarının yarattığı, metin oktay'ların büyüttüğü, gündüz kılıç'ın yücelttiği galatasaray armasını sadece 4 yılda ilmek ilmek işleyerek avrupa futbolunun en zirvesine taşıdı. lafı uzatmaya gerek yok bundan sonraki 21 yılın hikayesini az çok herkes biliyor. kimi zaman sevindik, kimi zaman başarısız geçen seneler birbirini takip etti üzüldük, kimi zaman olmazları deneyip başaramasak da galatasaraylılığımızla gurur duyduk.

    evet her taraftar başarı ister doğal olarak. bu başarıyla da yetinmez. o başarının nasıl geldiği de çok önemlidir. başarmak yetmez. başarırken taraftarın istekleri de yerine getirilmelidir. kulübün geleceği için genç futbolcular sürekli kadroda olmalıdır mesela ama bunların yanında forma satış rekorları kıracak dünya yıldızları da olmalıdır. her zaman coşkulu futbol oynanmalı , milyon eurolar alan teknik direktör ve futbolcuların bahanesi olmamalı çünkü haftada 2-3 saatini sadece takımının maçına ayıran taraftar o 2-3 saatini dolu dolu geçirmeli 5-10 dakika bile yan pas izlememeli.

    bu dediklerimi "ya ne olacaktı boşuna mı destekliyoruz bu takımı? " diyenler olacaktır mutlaka. kim derse sonsuz saygı duyuyorum. herkesin bakış açısı aynı olmak zorunda değil ama burada kaçırılan ince bir çizgi var. o da sahada takımını görmekten ve izlemekten zevk almayan insanların bunu belirtmesinin normal olması ama bunun ölçü ayarından yoksun olması. taraflı tarafsız bu kulübün yaşayan en büyük efsanesine bırakıp gitsin yapamıyor demek de hadi bir nebze kabul edilir ama bu adama kirli ve saygısız ithamlarda bulunmak işte o çizgiyi geçen en somut örnekler oluyor. bu ince çizgi çok sık ihlal ediliyor. bu çizgiyi genellikle ihlal edenler de yukarıdaki paragrafa sonuna kadar katılan insanlardan oluşuyor maalesef.

    ne saçmalıyorsun sen diyenler de olacaktır mutlaka. evet saçmalıyorum size saçma geliyorsa inanın hiç önemli değil. dilimin döndüğünce kendimi anlatmayı çalışıyorum sadece.

    ha yazının en başına döneyim. iç dökme kısmına gelirsem kaçan şampiyonlukta en çok 50 yıldır doğrudan ya da dolaylı olarak galatasaray'a hizmet eden fatih terim'e çok üzüldüm. hayatları boyunca en büyük başarısı dandik tv kanallarında yorum yaptığını zanneden medya şarlatanlarının fatih terim ismini kolayca lekelemesine hatta dalga geçmesine, sosyal medyada modası geçmiş teknik direktör yakıştırmalarına da üzüldüm şu iki günde. ha neye sinirlendim işte hocanın bunlara meydan bırakmasına. benim bildiğim fatih terim bu değil. daha güçlü, daha kararlı, daha heyecanlı, daha arzulu... terden sırılsıklam olan gömleğini belki yine görüyorum ama gözlerindeki parıltıyı göremiyorum hocam. kendince haklısın bunun da farkındayım ama kendine gelmen lazım hocam. yaşattıkların sana yetse hepimize yeter yetmesine de sana yetmez hocam maalesef. yetmediyse bu yaşına kadar bundan sonra da yetmeyecek. sana yetmediyse bize de yetmemiştir. bu yüzden devam etmek zorundasın hocam.
    devam edip herkese eski güçlü fatih'i göstereceksin diye umut ediyorum. biraz kıpırdayınca neler oldu sen hepimizden iyi biliyorsun şu 2 haftada. o zaman tekrar kıpırdanma zamanı hocam. 21 yıl önce neyi başardığını hatırlayıp tekrar o günlere yelken açma zamanı.
    https://gss.gs/RWP.jpg
  • 30231
    galatasaray camiasının daha önce hiç olmadığı kadar muhtaç olduğu yaşayan efsane. bu teknik taktikten çok daha farklı bir mevzu. mevcut rejim galatasaray'a karşı neler hissediyor bunu 15 mayıs 2021'de hepimiz gördük. fatih terim de giderse galatasaray hepten kolay lokma haline gelecek ve kulübü savunabilen 1 tane adam kalmayacak. tam akp'nin istediği kıvama geleceğiz yani.
  • 30232
    tekrardan nedenlerini yazmayacağım ama sezon boyunca çok fazla eleştirdim, bırakmasını da istedim kaç kere. ancak şu anki yönetim belirsizliğinde ve takımın geleceği düşünüldüğünde başkan belirlenene kadar futbol takımıyla ilgili işlerin aksamaması adına kendisiyle devam edilmesi gerektiğini düşünüyorum. zaten başkanlar da ortak bir bildiri çağrısı yapmış. umarım tüm adaylar destek verir. yoksa şampiyonlar ligi ön elemelerinde yine hallaç pamuğu olacağız.
  • 30233
    galatasaray camiasının ve galatasaray taraftarının kendisine ne kadar değer verdiği bugün tekrar ortaya çıkmıştır. tüm başkan adaylarının desteğiyle gereken yetkiyi almalıdır. kızdık, eleştirdik, eski terim değil maalesef ama şu dönemde bize dalgalı denizi bilen bir kaptan lazım. hoca için de güzel bir yöneticilik ve futbol direktörlüğü deneyimi olur.
  • 30235
    onlarca hatasına rağmen hiç bir şey olmamış gibi taraftarın koşulsuz şartsız desteğini sunduğu efsanemiz. kesinlikle bu durumun yanlış olduğunu, galatasaray'ı kupalara ve başarılara alıştırmış bir ismin en erken 3 sene içerisinde bir başarı getirecek olmasını ki bu da olasılık kabullenemiyorum. hoca son 2 sezonda çok büyük hatalar yapmıştır ve bunlar hasır altı edilecek, eyvallah dedirtecek hatalar da değildir. euro çift hanelerde geziyor, galatasaray'ın son ihtiyacı olan şey biat, duygusallık.

    yaptıklarının taraftar önünde açıklamasını yapmalı hoca. galatasaray 3 puanlar alırken bu hakemler engelleyemiyor muydu, federasyon yada x kişisi, x şirketi, x topluluğu engellemiyor muydu galatasaray'la kupalar alırken hoca. işler iyiyken ilk sorumlu kendisiyse işler kötüyken de ilk sorumlu kendisidir. başarısız olmuştur ve taraftarına bir özür borçludur. bu helal etmeme konusu bambaşka bir konu, galatasaray efsanesinin kimseden helallik almasına ihtiyacı yok, yaptıkları geçmişte ortada, türk sporuna ve daha da önemlisi galatasaray'a kattıkları ortada.

    son 2 sezonun üzerine hocaya tek yetki verilmemesi gerektiğini düşünüyorum. taraftara yaptığı tercihleri bütün şeffaflığıyla anlatmalı ki 2020-21 sezonu sonunda yaptığı açıklamaların ne kadar samimi olduğunu anlayabilelim. tüm sorumluluk bende dedi mi dedi ancak detay vermeli. yaptığı hataları ben önümüzdeki yıllarda yapamaz diyemiyorum. ben yaptım olacak, ne dediysem o oldu gene olacaktırlarla olmuyor artık demekki. hatalarını en ince detayına kadar sorgulamalı, özeleştirisini yapmalı ki o sorumluluğu haketsin. milyon euroların yönetildiği yerler kulüpler, 1 golle şampiyonluklar kazanılıyor kaybediliyor.

    galatasaray için kendisinden iyisi hiç bir zaman olmadı, olmayacak da ancak birilerinin de krala artık çıplaksın demesi gerekiyor. hatalarını göremeyen, güç zehirlenmesi içerisinde insanları benim dediğime geleceksiniz zihniyetiyle bu işler artık yürümüyor.
  • 30236
    şampiyon olsa başarı tamamen kendisinin olacakken olamadığı için başarısızlık kendisi hariç herkesin üstüne yıkılmış durumda şu anda. ben kendisiyle devam edilmesini istemiyorum mesela ama bu önemli değil.

    fatih terim kendini değiştirmeyecek son 2 senede yaptığı hatalardan ders almayı bırak kabullenmeyen bir adamın değişeceğine inanmak oldukça güç. değişeceğini bilsek ömür boyu kalsın takımda.
  • 30237
    biatcilik, duygusallik, vefasizlik vs girla gidiyor kendisi hakkinda, malesef uzlasma sansi yok pek taraftarlarin, yillardir devam eden durumlar zaten, basari durumlarina bagli olarak agirlik kazaniyor veya hasir alti ediliyor sadece. ben fatih hocanin devam etmesi gerektigini dusunuyorum, bunun da aksi gorustekilerin dusundugunun tam tersine, duygusallik degil, gercekcilik kaynakli oldugunu savunuyorum. cunku gecmis tecrubelirimiz var, ulke futbolunun, dinamiklerinin farkindayiz, cunku secenek sansimiz malesef pek yok.

    fatih hocaya tapma seviyesinde olan insanlarin dahi agzindan hocanin sucsuz oldugunu duymuyoruz, herkes farkinda yapilan veya yapilmayanlarin. hocanin kendisinin de boyle bir iddiasi yok, bunda anlasalim oncelikle. son 2 sezondur kacan sampiyonluklar, ic huzursuzluklar, kaoslar, avrupadaki basarisizlik, hepsinde buyuk payi var, yok demek yalandir. ulkede en son sampiyonluk yasayan yabanci teknik direktor 2007'de zico, bizde de 2006 eric gerets. bu tarihten beri de aslinda gayet kaliteli hocalar geldi calisti, hem bizde hem rakiplerimizde. sampiyonluk yakalayanlar, hatta avrupada da basari alanlar hep turk hocalar oldu. ertugrul saglam, hamza hamzaoglu, okan buruk dahi sampiyonluk yasadilar. elbette boyle gelmis boyle gider kafasinda degilim, lakin ligimizin, ulke futbolunun problemlerini biliyoruz, buraya tekrar yazmaya gerek yok. cok aptal saptal isler donuyor ve malesef sadece futbol oynanmiyor. kirli isler, yazili senaryo vs de degil derdim, kuluplerin dinamikleri farkli, futbolcularin, medyanin, yoneticilerimizin profilleri farkli, ligdeki beklentiler, oyun kaliteleri vs de farkli, ve mevcut duzende bir yabanci hocanin gelir gelmez bunlara adapte olmasi, ogrenmesi ve uygulamasi, iyi yonetmesi cok ama cok zor. ben de isterim genc vizyoner bir hoca gelsin, kursun duzenini, lakin olmuyor, denedik, deneyenler var, hepsi fiyaskoyla bitiyor. kulubun efsanesi 2 sene sampiyonluk kacirdi diye binlerce taraftarin gozunde ne hale dustu, zar zor dayaniyor ayrilmamak icin, yabanci hocanin birakin sampiyonluk kacirmayi, sezonun ilk devresinde 5 yenilgi alma luksu yok. yerlilere gelirsek de, camianin buyuk oranda kabul ettigi tek bir baska isim var mi su an? okan mi, bulent korkmaz mi, hagi mi, tugay mi? sunlardan en guclu aday okan, onda bile eminim anket yapsak 51-49 falan cikar camiada. fatih terim bu sebeplerle su an tek secenegimiz, ve aslinda en iyi secenegimiz olmaya devam ediyor. zaten ideal dunyada benim de sahsi beklentim, hocanin bu duzeni degistirmesi, hem bize hem de lige ayar vermesi, ki bunu yapabilecek gucu var, yapmisligi var. isler bir tik daha saha icine girse, ulke futbolu her etkeniyle ceki duzen alsa, sadece bizim degil rakiplerimizin de hayal ettigi, yabanci genc hocalarla modern futbol, avrupada basari alan, rekabeti ve kalitesi artan bir lig izleyebiliriz. hoca da emekliye ayrilir, bizi kendisine mahkum olmaktan da kurtarir.

    yani prandelli de, mancini de, rijkaard da kotu hocalar asla degildi. su an belki unutuyoruz ama ben hatirlatiyim. saha icindeki futbol icin hemen hemen ayni yorumlari yapiyorduk onlar varken de. antrenmanda calismiyor mu bu takim, deplasmanda niye ruhsuz, yan toplarda niye etkisiz, ayni sorular vardi. ben bu sebeple temel sorunumuzun hoca olmadigini dusunuyorum. yabanci oyuncu serbestliginden umutluydum, bazi seylerin de turk futbolcu fazlaligindan oldugunu dusunuyordum, ozellikle avrupa maclarinda yaptigimiz acemiliklerin. onda da hayal kirikligi icindeyim, zira nerdeyse hic bir sey degismedi. yani bu is daha yapisal sekilde cozulmeli, biz taraftarlar ve futbola bakis acimiz dahil olmak uzere.

    neyse, cok uzadi sadede gelecegim. kulubumuz maddi zorluklar icinde, malesef yonetim de degisecek ve orada da cok buyuk handikaplar yasiyoruz, yasayacagiz. boyle bir ortamda bir de ulkeye tamamen yabanci bir hoca, veya tecrubesi, karakteri tam olarak yetmeyecek yerli bir hoca degisikligi bizi tepetaklak eder. en azindan hocanin kalmasi elzem. hele su onumuzdeki 2 aydan sag cikip, takimi on elemeye hazirlayabilirse ve sampiyonlar ligine sokarsa, yemin ederim kendi adima su kacan sampiyonluktan zerre bir hayiflanmam kalmaz. bence artik bizim icin lig sampiyonlugu amac degil arac son bir kac senedir, asil amac sampiyonlar ligine katilmak ve orada basari elde etmek. bizim vizyonumuz bu, buna ister sampiyon olup direk katilalim, ister 2. olup onelemeden katilalim vallahi gozumde farki yok. bu sebeple beklentim budur, en buyuk korkum da su kritik surecte hocanin naz yapmasi. umarim o da kusmez, naz yapmaz, gerceklere odaklanir, biz taraftarlar da.
  • 30238
    daha bu sezon (2020-21), futbola, takıma, yeterince odaklanamadığımız için kaybettiğimiz bir şampiyonluk varken, önümüzdeki sezon başlamadan, şimdiden (belki de kendi rızası dışında) saha dışına taşmaya başlamış teknik direktörümüz. bu iş böyle gidecekse, bir noktada yine sarpa saracak. hocaya değişik misyonlar yüklemekten artık vazgeçmemiz gerekiyor. bırakalım işini yapsın, tüm enerjisini saha içine harcasın. ha yok yine yönetimsel meselelere dahil olacaksa, tüm camiaya önderlik falan edecekse, acilen takımla ilgilenmesi gereken "bir adet teknik direktör" bakmaya başlamamız gerekiyor.
  • 30240
    teknik direktörlüğü bırakıp, sportif direktör vb. olacaksa yetki verilmesinde hiç sakınca olmayan mevcut hocamız. zaten sorun yaptığı transferler değildi. o işi gayet iyi yapıyor. ama yönetim belirsizliği, seçim hemen yapılmıyor diye tüm başkan adaylarını adeta kendisine mecbur bırakır gibi bir durumda olması ne kadar doğru? saha içine odaklanmalı derken daha fazla başka şeylerle kafa yorması bize ne kazandıracak?
  • 30242
    bundan önce hep tam yetki verildiği için...

    - gomis satılıp eren derdiyok'a mahkum edilmiş.
    - ndiaye satılıp selçuk inan'a mahkum edilmiş.
    - 20 yaşında liverpool yapan, 18 yaşında vitrine çıkardığı wonderkid ozan kabak kelepir fiyata satılmış.
    - verdiği 110 kişilik forvet listesinde olmayan diagne'ye kulübün tapusu verilmiş.
    - istemediği yaşlı falcao sırf şov yapmak için alınarak maaş bütçesi eritilmiş.
    - kendi uğraşlarıyla bitirdiği vedat muriqi transferi şahsi korkulardan dolayı gerçekleşmemiş.
    - iki forvet alacağız diye yine istemediği mitroglou'na fahiş yıllık maaş ödenmiş.
    - satılmasını istediği diagne'nin piyasası hiç edilip satılamamış.
    - alınmasını istediği moder, jozwiac, hauge, coulibaly dörtlüsünden hiçbiri alınamamış.
    - daha önce varlığından haberdar olmadığı menajer çakması 6 aydır antreman yapmayan etebo alınıp al bunu oynat denilmiş.
    - türk telekom arena'nın zemin sorunları halledilmeyip, pişkin pişkin kendisini suçlayan yüzsüzler türemiş.
    - alınmasını istediği arda turan 6 ay sonra alınmış.
    - florya personelinin maaşları ödenmeyip hepsini cebinden ödemek zorunda kalmış.
    - hukuka aykırı cezalar yemesine rağmen yönetimi tff'yi iyi niyetli nitelendirilmiş.
    - alenen doğrandığı sezonda yönetimden kimseye ağzını açan tek bir adam olmamış.
    - sezon ortasında elindeki tek orta saha doğruyu söylediği için kovulup takımının şampiyonluğu satılmış.
    - berat özdemir transferi yine malum sebeplerden trabzon'a kaptırılmış.
    - galatasaray'ın hakkını savunduğu için aldığı cezalar sonrasında kulübe zarar vermekle suçlanmış.
    - takımındaki futbolcuları başkanı tarafından haysiyetsiz ve şerefsiz ilan edilmiş.
    - çöpten geri dönüştürdüğü donk'un özel hayatı hakkında olur olmaz iddialarda bulunulmuş.
    - florya'da yatıp kalkmasına rağmen her fırsatta bodrum'a ve amerika'ya kaçtığı iddia edilmiştir.

    bunlardan daha çok var her neyse... bütün bunlar hep tam yetkisi olduğu için gerçekleşmiş olup istemediği tek bir olay gerçekleşmemiştir. transferlere de kendisinden başka kimse karışamazmış bu arada*. aynen bu kadar biatçı olmayın kardeşim, komik olun :)
  • 30243
    sosyal medyada çok güçlü olan hoca.

    etrafımdaki galatasaraylıların %90’ı hocayı eleştiriyor ama sosyal medyadaki galatasaraylı hesaplar hocaya toz kondurmuyor. asla ve asla eleştirmiyorlar ve iki senedeki bütün başarısızlığı yönetime yıkmaya çalışıyorlar. bu gerçekten inanılmaz bir durum. hoca da taraftarı nasıl yönlendireceğini çok iyi biliyor.
  • 30245
    saha içinde iki üç yıldır göremediğimiz taktisyenliğini saha dışında gösteren hocamız. hangi başkan adayıyla birlikte hareket ediyor bilmiyorum ama ligin son maçından sonra öyle bir konuşma yaptı ki galatasaray sahipsiz kalmış, terim olmazsa kulüp hızlıca batacak sanırsın. sözleşmesi biten yedi futbolcumuz ile sözleşme yenilenmese kulüp hiç bir şey kaybetmez aksine kazanır. fakat arda ve emre akbaba aşkıyla tanıdığımız terim, bir kez daha arda için yönetimle didişmektense, ipleri eline alıp istediği gibi at koşturmayı seçti ve hamlesini yaptı. zaten yönetim kendi kendini bitirmişti. onların ipini çekmek zor olmadı. tek derdi galatasaray olan taraftar da eyvah kulüp elden gidiyor diye manipüle olunca yeme de yanında yat.
    güya yönetim yok, galatasaray başsız kaldı ama bir yandan aytaç kara haberleri, bir yandan halil için bonservis önerildi haberleri var. bu çalışmaları kim yapıyorsa...

    ligin en iyi kadrosu ile şampiyon olamadığı halde neredeyse kendini mağdur ilan ettiren kıymetli hocamız.
  • 30246
    üç buçuk senelik 4. teknik direktörlük döneminde 1 sezona yakın ceza almış teknik direktör. fatih terim gerçekten sportmenlik dışı faaliyetleri sebebiyle bu cezayı almış olsa amenna ancak alenen tazminat kavgasının faturasını kesiyorlar. bu parayı tazmin ederken terimden değil, galatasaray’dan ediyorlar. kimse kusura bakmasın ama 1 sezon boyunca teknik direktörüne yok yere ceza verdirtiyorsa bir yönetim, başarısızlıkta da ilk o sorumlu olur.

    galatasaray’ın bir kuruşunu dahi israf etmediğini iddia eden yönetim milyon dolar verdigiği sözleşmeli çalışanının çalışma özgürlüğüne tecavüz ederken bi alkış tutuyorsa fatih terim’den önce tabiiki yönetim eleştirilecektir.

    sezon ortasında ama iyi ama kötü performans sahibi bir oyuncuyu şahsi ihtiraslar sebepleriyle idarecisinin sözüne karşı işten çıkartan yönetim tabii ki 1. sorumlu olacaktır.

    fatih terim’i de kaybedilen sezonlarda doğrudan sorumlu bulan, çıkarttığı ilk on birleri de, oyuncu değişikliği tercihlerini de düzenli olarak eleştiren bir kişi olarak şunu diyebilirim ki fatih terim galatasaray’da kalmak istediği sürece kalacak kadar bu camia içerisinde ağırlığı ve kredisi olan bir isim. fakat mevcut yönetimin böyle bir ağırlığı söz konusu dahi olamaz. doğal olarak kendileri fatih terim’den önce eleştirilecekler.
  • 30247
    galatasaray’ın faal ve onursal teknik adamı.

    bu saatten sonra takımın başında devam edip etmeyeceğinden bağımsız olarak kendisi hakkında bir iki kelam etmek isterim. çocukluğumda abim ve babam ile geçen pek çok harika anının mimarıdır ft. özellikle de avrupa'da elde ettikleriyle yaşattığı sevinçler, bu günümün paha biçilmez anılarındandır. hataları da var evet, sürüyle hem de. yaptıklarıyla kazandırdığı kupalar ve başarılar da sürüyle ama.

    eh, hatasız kul mu olur zaten?

    son olarak aklımda sevgili okan buruk'un teknik direktör, fatih terim'in ise sportif direktör gibi bir görev yaptığı bir galatasaray var. nasıl olur bilmiyorum ama kesinlikle denemeye değer. zaman göstersin bakalım.
  • 30248
    1 ekim 2020 rangers fc galatasaray maçından ders çıkarmıştır umarım. önümüzdeki sezondan itibaren lig şampiyonlarımız da şampiyonlar liginde ön eleme oynayacak. bu sene oynayacağımız ön eleme bizim için bir ön gösterim olacak. yine rangers maçındaki gibi sezon başında eli belinde gezen, ancak sezon ortasına doğru form tutabilen, 30 yaş üstü hücumcularla sahaya çıkacaksa takımın başında durmasına da gerek yok. artık maçların ve sezonun ilk yarısını çöpe atma lüksümüz kalmadı. ligi birinci bitirmekle üçüncü bitirmek arasında yerel ligden elde ettiğimiz maddi kazanç açısından büyük bir fark yok, asıl para şampiyonlar liginden geliyor.
  • 30249
    fatih hoca ne olursa olsun bu takımın başında olmalıdır. ne türkiye de daha iyisini bulabiliriz, ne yurtdışından muadilini getirebiliriz. diğer takımlar tarihlerinde böyle bir adam olsaydı kadıköy’ün beşiktaş’ın adını değiştirip terimistan yapmışlardı. hoca gideceği zamanı ve klubü kime teslim edeceğini bilir. egoludur evet. hırsları vardır evet. ama galatasaray’ı kendinden çok düşünür. avrupa tarzı bir yönetimle kendisini çalışırken görmek isterim. sürekli kamera karşısında olmayan yöneticilerle. aynı masaya oturup planlama yapabileceği insanlarla. bütçe kısıtlamaları çok sınırlayıcı olmayan şartlarda. fatih hoca takımımızın en büyük şansıdır.
  • 30250
    galatasaray'ın efsane teknik direktörü, divan kurulu üyesi, eski kaptanı vs. tanımımızı bir güzel yaptıktan sonra açılın hakem hatalarından sorumlu galatasaray yazarı geldi. şimdi wyscout verilerinden bir demet sunacağım size. uzun lig maratonunda uçan ve kaçan bjk, 74 sarı,5 kırmızı kart görürken, galatasaray 79 sarı ve 7 kırmızı kart görmüş durumda. diyeceksiniz ki ee ne var bunda yakın rakamlar işte. fakat işte mesele öyle değil maalesef. mücadele şiddetine baktığımızda beşiktaş'ın 7 olan mücadele şiddeti sende 6,2. sen bu kart sayısına 495 faul ile ulaşırken, rakibin 541 faul ile ulaşmış. adamların oyuna sertlik katmasına izin verilirken senin ilk kafa topuna çıkan forvetine çakmışlar sarı kartı.

    bir sezonda 3 forvetin de kırmızı kart görmüş. bir daha hiç bir rakibine gösterilmeyen kartlar görmüşsün numunelik. emre kılınç antalyaspor maçı ve mustafa mohammed ankaragücü kartlarını yaşamışsın. sana verilen kartlar kadar rakiplerine verilmeyen kartlar tartışma götürmez kartlarken millet kulağının üzerine yatmış. kaybettiğin hatayspor maçında, şener'in ense köküne tekvando sporunda dahi yapıldığında ihtar cezası alacağın bir yumruk çakmış rakibin kart yok. yine aynı maçın ilk yarı sonlarında yusuf abdioğlu'nun dirseğine 2. sarı kart verilmemiş (ki falcao erzurum maçında nasıl atılmıştı hatırlatma gereği duymuyorum) ve rakibinin 9 kişi kalması 45 dk da engellenmiş. biz o maçtan sonra gedson nasıl stoper olarak oynar kararını tartışırken (hakikaten hocam ya neden gedson orada oynadı) atı alan üsküdarı geçmiş oldu.

    karagümrük maçında yedlin'in bileğinin kırılmamasını bugün tıp dünyasının dahi açıklayamadığı pozisyondan sonra faul bile verilmemesini, ziya'nın sivasspor maçında onyekuru'nun omurilik naklini ayakları ile yapmasını, podolski'nin ilk yarı görmesi gereken kırmızı kartı görmeyip neredeyse 50 dk fazladan sahada kalmasını, alanya maçında net penaltının verilmemesi ve luyindama'nın, babacar'ın ayakkabı numarası ile istemsizce tanışıp sakatlanmasını filan geçip hakem konuşmayalım mı?

    ben yazarken yoruldum valla. galatasaray ve hoca bunları yaşarken ulan acaba haftaya neler yaşayacağız diye düşünmüş müdür? bence düşünmüştür. fatih terim geldiğinden beri bir sezonun yarısı kadar maç ceza almış arkadaşlar, biz neyi tartışıyoruz allah aşkına.

    fatih terim'li veya fatih terim'siz inşallah galatasaray'a bir daha bu kadar fazla dokundukları sezon yaşamayız.
App Store'dan indirin Google Play'den alın