resim
Armindo Tué Na Bangna
Takım:Benfica
Mevki:Sol Kanat
Yaş:31
Boy:1.73
Uyruk:Portekiz
  • 5952
    fenerbahce'ye transferi sonrasi instagram'daki galatasaray paylasimlarini kaldirmis futbolcu.

    kardesim, seni severi sayariz. fenerbahce'ye gittin diye kimse senden nefret etmez. bazi holiganlar yok degil ama o kadar da sembol bir isim degilsin. kaldi ki fenerbahceliler de senin galatasaray gecmisini biliyor. hatta bizdeki performansindan dolayi transfer olmus dahi olabilirsin. su an heyecanlanan taraftar varsa yine bizde gostermis oldugun performans sayesindedir. ne gerek var bu ucuz hareketlere? bilmiyorum, belki de istek fenerbahce kulubunden gelmistir. son zamanlarda normal bir psikolojiye sahip degiller. her sey beklenir.
  • 2776
    burak 8 yaşındaydı. ilkokul 1. sınıfta matematik dersindeki hızlı düşünme ve hatasız çözümleri ile akranlarının arasından sıyrılıyordu. kesinlikle farklıydı. bu farklılık da onu hem sevindiriyor hem de strese sokuyordu. her hafta bir özel okuldan transfer teklifi geliyordu. bize gel, eğitim hayatını bize teslim et diyordu. artık karar vermesi gerekiyordu çünkü okulu çok kalabalıktı ve şehir merkezine de biraz uzaktı. şimdi şehir merkezindeki bir okula gitme vaktiydi. gideceği okulun müdürü kendisinin gelecek için en büyük umutlarını olduğunu bildirdi ve fuat terli hocanın sınıfına verdi. fuat hoca, artık hem bir futbolcu hem de benim bir oğlumsun diyerek gayet sıcak karşıladı. burak da çatır çatır problemleri çözerek hocasının güvenini boşa çıkarmıyordu. derken okul müdürü ve sınıf öğretmeninin arası açıldı ve müdür sınıf öğretmenini okuldan kovdu. burak o çocuksu mutluluğu ve güveni bulduğu hocasının gözlerine son kez beşiktaş dersanesinin yaptığı seviye belirleme sınavındaki başarısıyla gülümsedi. artık yeni bir dönem başlıyordu mülayim hocayla.

    mülayim hoca yurtdışında doğup büyümüş ve sınav sistemini iyi bilen bir hocaydı.yalnız burağın gözleri fuat hocadaydı. mülayim hoca her hafta okulda düzenlenen bilgi yarışmalarında burağı değil daha üst sınıftan abilerini kullanıyordu. bu durum burağı araştırmacılıktan etti ve hevesi biraz da köreldi. tam bu dönemde bir bilgi yarışması olacaktı ve 2. sınıf bir öğrenci katılması zorunluydu. mülayim hoca burağa hazır ol dedi, burak da tabi ki hocam dedi. tam ilk soru gelecekken burağın gözleri karardı ve yere düştü. kendinde değildi, hemen hastaneye gidildi. teşhis konulmuştu. ağır bir hastalık geçiriyordu. hem eğitime ara verecek hem de sağlıkla uğraşacaktı.

    derken burak kendisini yaz tatilinde toparladı. sene başındaki seviye belirleme sınavında sınıfının ortalamasını yükseltmesine rağmen sınıfça yan şubenin gerisinde kaldılar. yine de ümitliydi kendisinden. çünkü takımın başına ışık aldığı öğrencilerden iyi yararlanan bir ipranhim hoca vardı. ipranhim hocanın eşi vefat etmişti ve karakter gösterip bir daha evlenmemiş, her sınav sonrası başarılı olan öğrencilerinin başarısını gökyüzündeki eşine armağan ediyordu. işte böyle başladı eylül ayı. ekim kasım aralık oldu, malesef ipranhim hoca müfredatı takip edemedi ve müdür tarafından gönderildi. burak hiçbir şey anlamamıştı. hem sınıfta pek söz hakkı alamıyor, hem bilgi yarışmalarına çağrılmıyordu hem de daha bir kaç ay önce helen hoca gitmişti.

    umutsuzluğa kapılmıştı burak. istediği gibi bir hocayla çalışamıcam diye. fuat hocayı özlüyor da olabilirdi. tam o sırada okul müdürü de değişmişti. kendisine sözler veren kimse kalmamıştı, artık kendi ayakları üstünde durmalı ve kendi şansını kendi yaratmalıydı. derken yeni bir öğretmen ve başkanla manisada bir yarışmaya gitti. sorulan tüm sorulardan 100 tam puan aldı. yeni hoca havzalı hacı, kendisinden çok memnundu. ancak burağın eski özgüveni yoktu. ürkekti bir yuvasından düşmüş kuş kadar, annesinin elini bırakıp yürümüye çalışan bir çocuk kadar. burak işte bu durumda yarışmalara gitmeye başladı. düzenli olarak gidiyordu ancak bu sefer psikolojis ibiraz değişikti. sadece 2 yılda 5 değişik hoca ve 2 okul müdürüyle çalışmıştı. teknik kapasitesini her taktiğe göre değiştirmekten bazı özelliklerini tekrar kullanmadığından, aksaklıklar oluyordu. tek bir şeye ihtiyacı vardı burağın, güvenilmek.

    evet beyler. burak bruma bu hikayede. fuat fatih terim, mülayim mancini, ipranhim prandelli, havzalı hacı da hamza hoca. bu adam 2 yılda tam 5 hocayla çalıştı. 1 sporting 4 galatasaray hocası. siz 2 yılda 5 defa ilköğretim hocanızı değiştirseydiniz, okumaya devam edebilir miydiniz? nerede kaldı istikrar? biz hep eleştirmeyi seviyoruz. bu yüzden muhalifleri pek sevmem. sonuç üretmekten yoksundurlar.

    benim ürettiğim çözüm yolu mu? önümüzdeki sene, stres olmayan ilk 10 lig maçında ilk 11 başlaması ve kendisine son bir şans verilmesi. arkasında da buldozer gibi bir sağ bek ile.

    sen üzülme burak, sana söz yine derslerin iyiye gidecek aslan kardeşim.
  • 4089
    özgüven çok çok önemli bir şey. ispanya'ya gitmeden önceki bruma'nın bugün yaptığı ortanın asist olma ihtimali daha azdı mesela. bugün oldu. özgüven olunca şans da oluyor.

    daha 3-4 ay önce real sociadad 7.5 a alsa keşke diye kovalarken bugün takımın en önemli oyuncusu oldu kendisi. umarım daha çok kendini geliştirir bitiricilik yönünde ( sadece şut değil tercih vs ) ilerleme kaydeder ve gerçek bir yıldız olur. seviyoruz seni kara tren.
  • 2367
    25 ocak 2015 galatasaray çaykur rizespor maçında yararlı işler yapıp gol de atınca, "kazık"çılar yorum yapamadı haliyle. gün brumacıların günü oldu, bir sonraki kötü maçında tekrar gelecekler. keşke şunun ortasını becerebilsek, sakin şekilde izlesek şu adamı, gelişmesi için gerekli ortamı oluşturabilsek. stadta top ayağına gelince oluşan uğultuyu tv başından duyuyorum, resmen göz bebeği gibi tribünlerin, bu hoş bir olay, fakat sözlüğe gelip sallamak hoş olmuyor. hali hazırdaki görüntüsü bu, 2 maç iyi oynayıp 4 maç batıracak, hatta maç içinde 10 dakika şov yapıp, sonra tüm maç kaybolacak, zira genç oyuncu gelişimi böyle bir şey. henüz 21 yaşında, bunlar çok doğal şeyler, ekstrem örneklerle karşılaştırmak sağlıklı değil, bu yaşta takımını sırtlayan avrupalı yıldızlarla yani. herkesi kendi özelinde yorumlamak daha doğru olacak, bruma süre aldığı zamanlarda yararlı şeyler yapıyor, takım oyunundan kopmuyor, söylenenin aksine ben çalım özelliğini çok iyi bulmuyorum, birebir rakibin üstüne gidip geçtiği çok az oluyor, genelde boş alanda önüne top atıldığında gidiyor. ama pas oyununa yatkınlığı güzel, bugün de attığı 2-3 güzel kritik pas var, o pas yollarını görebilmesi falan insanı umutlandırıyor.

    biz takımımızdan ne beklediğimizi kararlaştıralım önce, bu şekilde oyuncu yetiştirmek mi, yoksa hazır takımla yarışmacı olmak mı? zira genç oyuncu yetiştireceksen bunlara katlanacaksın, saçını başını yolacak ama dilini tutacaksın, yok arkadaş biz "fener" gibi olalım, uğraşmayalım bunlarla diyorsak gidip doumbia ile takas edelim, ya da kuyt gibi falan adam bulalım, bize direk katkı sağlar. ama sonra da buraya gelip "keşke porto, ajax gibi oyuncu yetiştirebilsek" demeyeceksin arkadaşım, zira onlar da bu yollardan geçiyor, senin yılda 2-3 kez izlediğin ve imrendiğin eriksen'e falan sezon genelinde batırdığı maçlarda dahi destek olarak, bunun yolu bu çünkü.
  • 4192
    24.09.2016 beşiktaş galatasaray maçında sneijder' in karşı karşıya kalıp kaçırdığı pozisyonda sneijder' e o pası veren adam kendisi diye hatırlıyorum ama özetlerde göremedim pozisyonu. bu pozisyonu özetlere koymamak da nasıl bir kafanın ürünü anlamak mümkün değil.

    o pası veren biri için de saha görüşü kötü, pasları kötü denemez. sadece her zaman bunu yapmıyor, yapamıyor denebilir bu da zamanla düzelir.
  • 4473
    hakkında bu başlıkta yazılan haziran 2016 öncesi entry'leri okumaktan büyük keyif aldığım aslan parçası...
    öyle güzel entry'ler var ki? yani silinenlerden geriye kalanlar bunlarsa silinenleri çok merak ediyorum.

    bruma'ya adam olur diyenleri düşük iq'yla suçlayanları mı ararsın, bruma'nın yeteneğinin aslında yetenek olmadığından bahsedenleri mi, bruma'nın yağlı kazık olduğundan dem vuranları mı, bruma'yı alan aklın galatasaray'a sabotaj düzenlediğini mi...

    ne ararsan var...

    kendi sözlüğümüz de olsa, bir futbolcumuzun kendisiyle ilgili yazılan kötü yazıları yazanları göt edişinden değişik bir haz alıyorum.
    elimde değil...
    adamın göt olmasından ziyade, misal bruma gibi bir "pür yetenek" adamı görememiş ve gömmüş olmasından dolayı göt olması hoşuma gidiyor. okuyun, okutun.
  • 5787
    https://twitter.com/...291004890329090?s=19

    istanbul'a gelmiş. bize gelmesini ister miydim, açıkçası bu bitik enerji ve kağnı hızındaki kanat oyuncularını gören hiçkimsenin hayır diyebileceğini sanmıyorum. evet, galatasaray'da oynamış en iyi kanat oyuncusu kendisi değil, ancak babel, emre ve jimmy'i gördükten sonra bruma bizlere ribery gibi gelir.
  • 2923
    8 mayis konya macinda taraftarin kendisine yaptigi cok buyuk terbiyesizlik. macta yasin'in ezdigi top sayisi aldigi top sayisina esit, sabri defansif anlamda kendi standartlarini bile asti, berbat oynuyor, sneijder bir turlu kendini bosa atamadi, chedjou ve semih hep yanlis yakalaniyor ve kalkip su ana kadar takimin en cok top kazanani, defansa en cok yardim edeni, sabri'nin tum bosluklarini kapatan bruma ne zaman calim atamasa yuhalaniyor resmen. calim atamadi derken 2 kisi oluyor hep karsisinda, biri cizgide kosacagi yeri tutuyor, digeri de arkasini.

    simdi de sabri attigi boktan pastan sonra cocuga firca kayiyor. cocuk zorla aldi 10 milyon bonservisi sanki, oylebor tavri var taraftarin da sabri'nin de. cocuga sksmadikca pas vermiyor.
  • 5780
    25 yasinda olan sol acik. takimimizda bulundugu donem dribling ve calimlariyla agzimizin suyunu akitsa da, son tercihleriyle hayata kusturmustur.

    eger onyekuru ile ayni anda galatasaraya katilma ihtimali varsa, yalvariyorum sagda oynasin.

    bitiricilikte onyekurunun eline su dokemez. yapacagi en makul is, tudorun rodrigues i sag kanatta kullandigi zaman ki gibi calim ve dribling yetenegiyle cizgiye inip gozu kapali iceri kesmek olmali.
  • 6099
    batılı anlamda ilk wonderkid denemesi. ilk geldiği günkü heyecanı dün gibi hatırlıyorum. ilk defa bir harika çocuğumuz olmuştu ve onu pamuklara sarmak istiyorduk. fena da başlamış ama bir türlü de o eşiği aşamamışı. tutsaydı kulüp ekonomisi önemli seviye atlayacaktı ama olmadı. insan hala profil fotosuna bakınca umut doluyor. sonra 30 yazısını görüyor ve içleniyorsunuz.
  • 5696
    https://pbs.twimg.com/media/DwpzagBWwAEDCt5.jpg
    https://pbs.twimg.com/media/DwpzZTGX0AA3xIO.jpg
    https://pbs.twimg.com/media/DwpzbrCWsAAYlTQ.jpg
    https://pbs.twimg.com/media/DwpzcnJWwAEQp78.jpg
    donk'un saç sakal kontrolü yaptığı eski topçumuz.
    beni en çok mutlu eden şeylerden birisi de çeşitli vesilelerle eski oyuncularımızla takımın bir araya geldiği durumlarda ortaya çıkan bunun gibi güzel görüntüler.
App Store'dan indirin Google Play'den alın