yanlış hatırlamıyorsam başta arda'ya alternatif bir sol açık olarak gelmiş ancak performansı
* yeterli gelmediği için kulübeye hapsolmuştu. özellikle geldiği sezonun ilk yarısı sonuna doğru takımımız kanatsız bir 4-4-2'ye doğru evrilince saf kanat olan riera iyice gereksiz hale gelmişti.
bu dönemde yılda bonuslarla aldığı 4 milyon eurodan dolayı taraftarın gözünden de hayli düşmüştü. hatta bir tweette taraftar 3 milyon euro para alıyorsun, kenarda oturuyorsun diye sersenişte bulununca cevap olara "
four, brother" yazmış iyice tepkileri üzerine çekmişti.
ancak zamanla oyun kurucu bir sol beke doğru evrildi ve kendini yeniden buldu. schalke'yi geçip çeyrek finale çıktığımız 2. sezonunda hem ligde hem de
şampiyonlar ligi'nde oyun kurucu vasfından ve sahayı görüşünden iyice faydalanmıştık. yani adamın sözleşme alıp yatma gibi bir derdi yoktu. ilk sezonda sadece sisteme uymamış ve zamanla kendini dönüştürmüş, geliştirmişti.
bu dönemde riera'ya olan saygım da iyice arttı açıkçası. hele schalke deplasmanındaki mücadelesi, sahipsiz topa yaptığı tek bir hamlenin burak yılmaz'a asiste dönüşmesi riera'nın o dönemlerden kalan en güzel hatırası.
kulüpten ayrılışı da sorunsuz olunca bir başka uluslararası elçi kazanmış olduk. umarım bizden ayrıldıktan sonra avrupa'da takım çalıştırır ve ileride yeniden yolumuz kesişir. bu tarz kariyerli yabancı oyuncularımızla aramızın hep iyi kalması kulübümüzün marka değeri için de çok çok önemli.
hem belli olmaz. ileride ispanya'da önemli görevler alır ve transfer konularında da bize yardımı dokunabilir. ben kendisinden razıyım.
her şey için teşekkürler matador!
https://www.instagram.com/...utm_medium=copy_link